Examples of using "Poliitikko" in a sentence and their turkish translations:
Politikacı görevden alındı.
Ben bir politikacı değilim.
Tom bir politikacı.
Bir politikacı daima unutur.
O sadece bir politikacı.
Politikacı Kongreye reformlar önerdi.
Politikacı sözünü tutmadı.
Politikacı rüşvet almaktan utanmıyordu.
Bay White, liberal bir politikacıdır.
Angela Merkel bir Alman politikacıdır.
O iyi bir politikacı değildi.
Politikacı güvenimizi kötüye kullandığı için özür dileme zahmetinde bulunmadı.
Bu politikacı zamanının çoğunu bağış toplayarak harcıyor.
Politikacı siyahlar ve eşcinseller hakkındaki güncel Facebook gönderileri için özür diledi.
Siyasetçi devlet memurlarının yolsuzluğunu kınayarak reformu ısrarla istedi.