Examples of using "Kirjastoon" in a sentence and their turkish translations:
O, kütüphaneye gitti.
Tom kütüphaneye gitti.
Kitap okumak için kütüphaneye gittim.
O, kütüphaneye bir kitap iade etti.
Eldivenlerimi kütüphanede bıraktım.
Kitabı kütüphaneye iade etmeyi unutma.
Kütüphaneye ne zaman gitmek istiyorsun?
Geçen Pazar, Mary ve ben birlikte kütüphaneye gittik.
Bu kitapları kütüphaneye geri götürmek zorundayım.
O bazen kitapları kütüphaneye geri götürmeyi unutur.
Kitabı okumayı bitirdiysen kütüphaneye iade et.
Kitabı kütüphaneye iade ettiğini iddia ediyordu.