Examples of using "Ribs" in a sentence and their turkish translations:
Üç kaburgayı kırdım.
Onun kaburgalarını gıdıkladı.
Tom biraz mangalda kaburga yedi.
genelde omurgayı, bazen de kaburgaları --
O, kaburgalarıma dirsek vurdu.
Tom beni kaburgalarımdan dirsekledi.
- Sizde kuzu kaburga var mı?
- Sizde kuzu pirzola var mı?
dirseğiyle dürtüp
O iki kaburga kırdı ve akciğerini patlattı.
Tom, Mary'nin kaburgalarına bir tekme attı.
Dan yere düştü ve üç kaburgası kırıldı.
Tom çatıdan düştü ve üç kaburgasını kırdı.
Tom bana sarıldığında neredeyse kaburgalarımı kırıyordu.
Tom birkaç kaburga kırmış gibi görünüyor.
RAB Tanrı Adem'e derin bir uyku verdi. Adem uyurken, RAB Tanrı onun kaburga kemiklerinden birini alıp yerini etle kapadı.