Translation of "Says" in Turkish

"Says who?" "Says me."

"Kim söylüyor?" "Ben söylüyorum."

He says

diyordu

Says who?

- Kim söylüyor?
- Kim diyor bunu?

- Tom says that he can't believe anything Mary says.
- Tom says he can't believe anything Mary says.

Tom Mary'nin söylediği herhangi bir şeye inanamayacağını söylüyor.

- That's what everybody says.
- That's what everyone says.

Herkesin söylediği bu.

- Tom says it worked.
- Tom says it works.

Tom onun işe yaradığını söylüyor.

- Tom says he did that.
- Tom says he does that.
- Tom says he's doing that.
- Tom says he's done that.

Tom onu yaptığını söylüyor.

This note says,

Bu not diyor ki,

When he says,

şöyle diyor:

He says, "Sure."

"Tabii ki." dedi.

Kadir Özkaragöz says

Kadir Özkaragöz ise diyor ki

Namık Sarı says

Namık Sarı diyor ki

The man says

Adam diyor ki

Who says that?

Onu kim söylüyor?

Tom says hello.

Tom'un selamı var.

Everyone says that.

Herkes onu söylüyor.

- Tom says that he's tired.
- Tom says he's tired.

Tom yorgun olduğunu söylüyor.

- Tom says he's not happy.
- Tom says he's unhappy.

Tom mutlu olmadığını söylüyor.

- Tom says he'll come.
- Tom says that he'll come.

Tom geleceğini söylüyor.

- Tom says that he's lonely.
- Tom says he's lonely.

Tom yalnız olduğunu söylüyor.

- Tom says he's happy.
- Tom says that he's happy.

Tom mutlu olduğunu söylüyor.

- Tom says he is rich.
- Tom says he's rich.

Tom zengin olduğunu söylüyor.

- Tom says that he's healthy.
- Tom says he's healthy.

Tom sağlıklı olduğunu söylüyor.

- Tom says it's urgent.
- Tom says it is urgent.

- Tom onun acil olduğunu söyledi.
- Tom bunun acil olduğunu söylüyor.

- Tom says he's hungry.
- Tom says that he's hungry.

Tom aç olduğunu söylüyor.

- Tom says he's busy.
- Tom says that he's busy.

Tom onun meşgul olduğunu söylüyor.

- She says she will come.
- She says she'll come.

O, geleceğini söylüyor.

- Tom says that he'll wait.
- Tom says he'll wait.

Tom bekleyeceğini söylüyor.

The heart says yes but the mind says no.

Kalp evet diyor, akıl hayır diyor.

- Tom says that I'm annoying.
- Tom says I'm annoying.

Tom can sıkıcı olduğumu söylüyor.

My brain says yes, but my gut says no.

Beynim evet diyor ama bağırsağım hayır diyor.

My brain says no, but my gut says yes.

Beynim hayır diyor ama bağırsağım evet diyor.

- Tom says that he'll win.
- Tom says he'll win.

Tom kazanacağını söylüyor.

- Tom says that Mary won.
- Tom says Mary won.

Tom Mary'nin kazandığını söylüyor.

- Tom says you're hungry.
- Tom says that you're hungry.

Tom senin aç olduğunu söylüyor.

- Tom says you're lonely.
- Tom says that you're lonely.

Tom, senin yalnız olduğunu söylüyor.

- Tom says you're healthy.
- Tom says that you're healthy.

Tom senin sağlıklı olduğunu söylüyor.

- All that he says is true.
- Whatever he says is right.
- Everything he says is true.

Onun bütün söylediği doğrudur.

- Tom says he's very rich.
- Tom says you're very rich.
- Tom says that you're very rich.

Tom çok zengin olduğunu söylüyor.

- Tom says he isn't sleepy.
- Tom says he's not sleepy.

Tom uykulu olmadığını söylüyor.

- Tom says he's not coming.
- Tom says he isn't coming.

Tom gelmeyeceğini söylüyor.

- Tom says he's not guilty.
- Tom says he isn't guilty.

Tom suçlu olmadığını söylüyor.

- That's not what Tom says.
- That isn't what Tom says.

Tom'un söylediği bu değil.

- Tom says he's not concerned.
- Tom says he isn't concerned.

Tom endişeli olmadığını söylüyor

- Tom says he's not going.
- Tom says he isn't going.

Tom gitmediğini söylüyor.

- Tom says he's not interested.
- Tom says he isn't interested.

Tom ilgilenmediğini söylüyor.

- Tom says he's not hungry.
- Tom says he isn't hungry.

Tom aç olmadığını söylüyor.

- Tom says he's not busy.
- Tom says he isn't busy.

Tom meşgul olmadığını söylüyor.

- Don't believe what he says.
- Don't believe what she says.

- Onun söylediğine inanma.
- Söylediklerine inanma.

"But what if she says no?" "Then she says no."

"Peki ya hayır derse?" "O zaman hayır der."

- Tom says he isn't thirsty.
- Tom says he's not thirsty.

Tom susamadığını söylüyor.

- Tom says he isn't tired.
- Tom says he's not tired.

Tom yorgun olmadığını söylüyor.

- Tom says he's not happy.
- Tom says he isn't happy.

Tom, mutlu olmadığını söylüyor.

- Tom says Mary wasn't interested.
- Tom says Mary isn't interested.

Tom Mary'nin ilgilenmediğini söylüyor.

- Tom says Mary was interested.
- Tom says Mary is interested.

Tom Mary'nin ilgili olduğunu söylüyor.

- Tom says Mary wasn't hungry.
- Tom says Mary isn't hungry.

Tom Mary'nin aç olmadığını söylüyor.

- Tom says Mary wasn't wrong.
- Tom says Mary isn't wrong.

Tom Mary'nin hatalı olmadığını söylüyor.

- Tom says Mary wasn't happy.
- Tom says Mary isn't happy.

Tom Mary'nin mutlu olmadığını söylüyor.

- Tom says Mary was tired.
- Tom says Mary is tired.

Tom Mary'nin yorgun olduğunu söylüyor.

- Tom says Mary was angry.
- Tom says Mary is angry.

Tom Mary'nin kızgın olduğunu söylüyor.

- Whatever she says is true.
- No matter what she says, it's true.
- Everything she says is true.

O ne derse doğrudur.

- I cannot trust what she says.
- I can't trust what she says.
- You can't trust what she says.
- We can't trust what she says.

Onun dediğine güvenemeyiz.

- Tom says he used to study French.
- Tom says that he studies French.
- Tom says that he studied French.
- Tom says he studies French.

Tom, Fransızca okuduğunu söylüyor.

- Tom says he's doing that.
- Tom says he used to do that.
- Tom says that he does that.
- Tom says that he did that.

Tom bunu yaptığını söylüyor.

And this one says,

ve bu diyor ki;

That voice says "No!"

o ses diyor ki "Hayır!"

He says my teaching.

Diyor ki benim öğretmenliğimdir.

And he says that,

der ki;

For example, he says,

mesela,

Today's business book says:

Bugünün işletme kitabı şöyle diyor:

says he's collecting money

para topladığını söylüyor

He says daring things.

O cesur şeyler söylüyor.

The clock says two.

Saat iki diyor.

The sign says "Exit."

Tabela "Çıkış." diyor.

She always says no.

O her zaman hayır diyor.

Do what Tom says.

Tom'un söylediğini yap.

Your name says everything.

Senin adın her şeyi söylüyor.

Do as he says.

Söylediği gibi yap.

Do as she says.

Söylediği gibi yap.

He says it's urgent.

Onun acil olduğunu söylüyor.

Tom says it's hot.

Tom havanın sıcak olduğunu söylüyor.

He says you're lying.

O senin yalan söylediğini söylüyor.

She says you're lying.

O senin yalan söylüyor olduğunu söylüyor.

He always says that.

O her zaman bunu söyler.

Who says Tom knew?

Tom'un bildiğini kim söylüyor?

Do as Tom says.

Tom'un söylediği gibi yap.

Tom says it works.

Tom onun işe yaradığını söylüyor.

Tom says he's OK.

Tom iyi olduğunu söylüyor.

Tom says he's fine.

Tom iyi olduğunu söylüyor.

Tom says he's innocent.

Tom masum olduğunu söylüyor.

That's what Tom says.

O, Tom'un söylediği şey.

Tom always says no.

Tom her zaman hayır der.

Tom always says that.

Tom onu her zaman söyler.