Translation of "Offer" in Turkish

- She accepted his offer.
- She accepted her offer.
- He accepted his offer.
- He accepted her offer.

- O, onun teklifini kabul etti.
- Onun teklifini kabul etti.

- This is my last offer.
- It's my last offer.
- This is my final offer.
- That's my final offer.

Bu benim son teklifim.

- Tom turned down the offer.
- Tom declined the offer.
- Tom rejected the offer.

Tom teklifi reddetti.

- She accepted his offer.
- She accepted her offer.

- O, onun teklifini kabul etti.
- Onun teklifini kabul etti.

- Tom's offer was declined.
- Tom's offer was refused.

Tom'un teklifi reddedildi.

- My offer was declined.
- My offer was refused.

Teklifim reddedildi.

Make an offer.

Bir öneri yap.

That's the offer.

Teklif bu.

- Tom accepted our offer.
- Tom has accepted our offer.

- Tom önerimizi kabul etti.
- Tom teklifimizi kabul etti.

- Tom rejected our offer.
- Tom turned down our offer.

Tom teklifimizi reddetti.

- I got a job offer.
- I received a job offer.

- Bir iş teklifi aldım.
- İş teklifi aldım.

We accepted his offer.

Biz onun önerisini kabul ettik.

I rejected the offer.

Ben teklifi reddettim.

I accept the offer.

Öneriyi kabul ediyorum.

He rejected our offer.

O bizim teklifimizi reddetti.

I like your offer.

Önerini beğeniyorum.

Consider my offer carefully.

Önerimi dikkatlice düşün.

It's my last offer.

Bu benim son teklifim.

We got an offer.

Biz bir teklif aldık.

That's my final offer.

Bu benim son teklifim.

What a generous offer!

Ne cömert bir teklif!

I appreciate the offer.

Öneriyi takdir ediyorum.

I offer my apologies.

Özürlerimi sunuyorum.

He accepted our offer.

O bizim teklifimizi kabul etti.

I reconsidered your offer.

Önerinizi yeniden düşündüm.

I appreciate your offer.

Ben senin önerini takdir ediyorum.

You have our offer.

Teklifimiz sizde.

What can you offer?

Ne önerebilirsin?

We offer competitive pricing.

Biz rekabetçi fiyatlandırma öneriyoruz.

Tom refused their offer.

Tom onların teklifini reddetti.

Tom refused the offer.

Tom öneriyi geri çevirdi.

Thanks for the offer.

Teklif için teşekkürler.

What did they offer?

Ne teklif ettiler?

What is your offer?

Önerin nedir?

Your offer is reasonable.

Teklifiniz makul.

I accept your offer.

Teklifini kabul ediyorum.

They accepted the offer.

Onlar teklifi kabul etti.

Emily rejected the offer.

Emily teklifi reddetti.

Emily accepted the offer.

Emily teklifi kabul etti.

We offer free shipping.

Biz ücretsiz gönderim sunuyoruz.

I'll accept your offer.

Teklifini kabul edeceğim.

That's a generous offer.

Bu cömert bir teklif.

I accepted the offer.

Ben teklifi kabul ettim.

Clay accepted the offer.

Clay teklifi kabul etti.

Carranza rejected the offer.

Carranza teklifi reddetti.

Tom declined Mary's offer.

Tom Mary'nin teklifini geri çevirdi.

Tom accepted Mary's offer.

Tom, Mary'nin teklifini kabul etti.

Tom appreciated Mary's offer.

Tom Mary'nin önerisini takdir etti.

Tom accepted the offer.

Tom teklifi kabul etti.

Tom refused our offer.

Tom önerimizi reddetti.

Your offer is offensive.

- Teklifin rencide edici.
- Teklifin hakaret gibi.

Tom rescinded his offer.

Tom teklifini iptal etti.

The offer was refused.

Teklif reddedildi.

I withdrew the offer.

Teklifi geri çektim.

Tom rejected my offer.

Tom teklifimi reddetti.

I rejected their offer.

Onların teklifini reddettim.

I refused the offer.

Teklifi reddettim.

She accepted his offer.

- O, onun teklifini kabul etti.
- Onun teklifini kabul etti.

Tom rejected the offer.

Tom teklifi reddetti.

My offer was declined.

Teklifim reddedildi.

Sami accepted Layla's offer.

- Sami, Leyla'nın teklifini kabul etti.
- Sami, Leyla'nın önerisini kabul etti.

The offer is good.

Teklif güzel.

- Let's offer it to Tom.
- Why don't we offer it to Tom?

Bunu Tom'a teklif edelim.

- I've got a lot to offer.
- I have so much to offer.

Teklif edecek çok şeyim var.

- Condoms offer protection against STDs.
- Condoms offer protection against sexually transmitted diseases.

Prezarvatifler seksüel hastalıkların geçmesinden korurlar.

We gladly accept your offer.

Teklifinizi memnuniyetle kabul ediyoruz.

She took up his offer.

O onun teklifini kabul etti.

He turned down my offer.

O, önerimi reddetti.

He rejected my offer flatly.

Önerimi açıkça reddetti.

He gladly accepted our offer.

O bizim teklifimizi memnuniyetle kabul etti.

Tom turned down the offer.

- Tom teklifi geri çevirdi.
- Tom teklifi reddetti.

The job offer still stands.

İş teklifi hâlâ duruyor.

She considered his offer carefully.

O, onun teklifini dikkatlice düşündü.

I really appreciate your offer.

Gerçekten teklifini takdir ediyorum.

It's a one-time offer.

Bu bir kerelik bir teklif.

This is my final offer.

Bu son teklifim.

They didn't offer me anything.

Onlar bana herhangi bir şey ikram etmedi.

We've already made an offer.

Biz zaten bir teklif yaptık.

Tom turned down my offer.

Tom teklifimi geri çevirdi.

Thank you for the offer.

Teklifin için teşekkür ederim.

I offer you my gratitude.

Size şükranlarımı sunarım.

Make me a better offer.

Bana daha iyi bir teklif yapın.

What did Tom offer you?

Tom sana ne önerdi?

Tom is withdrawing his offer.

Tom teklifini geri çekiyor.

They made Tom an offer.

Onlar Tom'a bir teklif yaptı.

I have nothing to offer.

Önerecek bir şeyim yok.

I really appreciate the offer.

Öneriyi gerçekten takdir ediyorum.

I'll continue to offer advice.

Tavsiye teklif etmeye devam edeceğim.

I turned down the offer.

Teklifi geri çevirdim.

It's a limited-time offer.

- Bu sınırlı bir süre teklifi.
- Bu sınırlı süreli bir teklif.

Thanks for the offer, though.

Öneri için teşekkürler yine de.

Tom accepted the job offer.

Tom iş teklifini kabul etti.

Have you considered my offer?

Önerimi düşündünüz mü?

That's a very generous offer.

Bu çok cömert bir teklif.

Can I offer a suggestion?

Bir öneri sunabilir miyim?

Tom graciously accepted the offer.

Tom teklifi nezaketle kabul etti.

We should offer them assistance.

Onlara yardım teklif etmeliyiz.