Examples of using "Navigate" in a sentence and their turkish translations:
bir dünyayı yönlendirmede daha yüksek bir kapasite demek.
- Sami tavan arasında yönünü bulmak için bir el feneri kullandı.
- Sami tavan arasında gezinmek için bir el feneri kullandı.
Hikâyeler dünyaya yön verdiğimiz araçlar.
Ancak, yine de okyanuslarda gezinmek için basit ve güvenilir bir yol sağlar.
Fakat bu engin, tekdüze kumullarda karanlıkta yol bulmak zor.
Sadece fiziksel dünyayı değil,
Şehir ışıkları gece gökyüzünü aydınlığa boğduğundan hayvanlar, yıldızlara bakarak yol bulamaz oluyor.
sadece bir pusula ile gezinmeye çalışıyorsanız yönü koruduğu için bu projeksiyon büyük önem taşır.