Examples of using "Kobe" in a sentence and their turkish translations:
Tony Kobe'de yaşıyor.
Ben, Kobe'de yaşıyorum.
Daha önce Kobe'de yaşadım.
Dün kız kardeşim Kobe'ye gitti.
Kobe Bryant'ın helikopter kazası gibi
Fiyatlar Kobe'de daha düşüktür.
Daha önce Kobe'de yaşadım.
Kobe üniversitesinden mezun oldu.
Kobe, limanı ile ünlüdür.
Tom Kobe'den yarın sabah ayrılıyor.
Kobe'ye trenle gittim.
Hangisi daha büyüktür, Tokyo mu yoksa Kobe mi?
Kız kardeşim dün Kobe'ye gitti.
Tren Kobe istasyonuna gitmek için yola çıktı.
Biz Kobe'de yaşıyorduk.
Amcam Kobe'den beklenmedik bir şekilde geldi.
Amcam ansızın Kobe'den geldi.
Hiç Kobe'de bulundun mu?
- Yokohama'dan Kobe'ye yelkenli ile gittik.
- Yokohomo'dan Kobe'ye gemiyle gittik.
Kobé, en sevdiğim şehirdir.
Kobe bir liman şehri olarak ünlüdür.
Kobe, Seattle'ın kardeş kentidir.
Ne kadar süredir Kobe'desin?
Ben dünden beri Kobe yaşamaktayım.
Yaklaşık iki otuzda Kobe'ye vardım.
- 1980'den beri Kobe'deyim.
- 1980'den beri Kobe'de bulunuyorum.
Erkek kardeşim Kobe'de üniversiteye gidiyor.
O üç yıl Kobe'de yaşadı.
Küçük kız kardeşim dün Kobe'ye gitti.
Ken Kobe'de ne kadar süre yaşadı?
Kobe'de ne kadar yaşadın?
Kobe doğduğum şehirdir.
Kobe'de yeni bir otelde kaldılar.
O, Kobe'ye kadar trenle gitti.
Geçen yıldan beri Kobe'de yaşamaktayım.
Erkek kardeşim az önce Kobe'den eve geldi.
Ben gelecek yıl Kobe'de yaşamayacağım.
Kız kardeşim Kobe Kolejinde 3.sınıftır.
Üç yıldır Kobe'de yaşıyor.
Bir fırtına geminin Kobe'den ayrılmasını engelledi.
Kobe doğduğum şehirdir.
Ne kadar zamandır Kobe'de yaşıyorsun, o halde?
Gezmeden laf açılmışken, Kobe'ye hiç gittin mi?
Kobe banliyölerinde yaşamak istiyorum.
Gelecek hafta Kobe'ye gitmeyi düşünüyorum.
Onunla ilk tanıştığımız yer olan Kobe'ye gittim.
İki gündür Kobe'de yaşıyor.
Bu vizeyi Kobe'deki Amerikan Konsolosluğundan aldım.
Buradaki evler Kobe'dekilerin iki katı fiyatına.
Lütfen Kobe'ye ne zaman geleceğini bana bildir.
- Kobe'nin yıkımı düşündüğüm kadar kötüydü.
- Kobe'nin yıkımı sandığım kadar kötüydü.
Eski arabasını Kobe'deki bir adama satmak istiyor.
Bu tren gecikirse, biz Kobe'deki bağlantımızı kaçıracağız.
Bu tren gecikirse, ben Kobe'de transfer yapamam.
İki erkek kardeşi var; biri Osaka'da diğeri Kobe'de yaşıyor.
Neo Kobe pizza ile dolu bir küvette onu boğarak öldürdüm.