Examples of using "Hanging" in a sentence and their turkish translations:
Sadece oyalanıyorum.
Ben orada takılıyorum.
Sadece takılıyoruz.
Sadece aylak aylak dolaşıyorum.
Mary çamaşır asıyor.
Beni bekletemezsiniz.
Burada takılmayı seviyorum.
Tom neden sağda solda oyalanıyor?
Orada takılmayı özledim.
Biz sadece takılıyorduk.
Hâlâ orada takılıyorum.
işte, kolay lokmalar,
Onların şapkaları orada asılı.
Tom mendilleri asıyor.
Tom telefonu yüzüme kapatmaya devam ediyor.
Mary çamaşırı asıyor.
Seninle takılmayı özlüyorum.
Tom'la takılıyorum.
- Kendini asarak intihar etti.
- Kendisini asarak intihar etti.
Tom çamaşır asıyor.
O kimle takılıyor?
Size takılmak hoşuma gidiyor.
Seninle takılmak eğlenceli.
Onlarla takılıyorum.
Onunla takılıyorum.
Onunla takılıyorum.
Tom ile takılmaktan zevk alıyorum.
Tom'la takılmaktan zevk aldım.
- Kendini asarak intihar etti.
- Kendisini asarak intihar etti.
Tom kendini asarak intihar etti.
Tom'la takılmak eğlenceli.
Tom, Mary ile takılmaktan hoşlanıyor.
Tom'la takılmayı seviyorum.
Tom'la takılmaktan hoşlanıyorum.
Sami tavandan asılıyordu.
Mary kendini asarak intihar etti.
- Arkadaşlarla takılıyorum.
- Arkadaşlarımla takılıyorum.
Tom, Mary ile takılmayı seviyor.
Mary çamaşır asıyor.
Tom'la takıldığını duydum.
İnsanları askıda bırakmaktan hoşlanmıyorum.
Onunla takılmaktan hoşlanmıyorum.
Hayatı pamuk ipliğine asılı.
Çok uzun süredir Tom'la takılıyorsun.
Duvarda asılı bir takvim var.
Tom'la takılmayı seviyor musun?
Sadece seninle takılmayı özlüyorum.
- Resim duvarda asılı duruyor.
- Resim duvarda asılıdır.
Çamaşırları astığımı ona söyle.
Tom hâlâ ofiste takılıyor mu?
Arkadaşlarımla takılmayı seviyorum.
Son zamanlarda nerede takılıyorsun?
Takvim duvarda asılı duruyor.
Ben takvimi duvara asıyorum.
Lamba tavandan asılıyor.
Tom, Mary ile takılmaktan hoşlanmıyor.
Babil, asma bahçeleriyle ünlüydü.
Seninle takılmaktan gerçekten zevk aldım.
Ben Tom'la takılmaktan hoşlanmıyorum.
Sami, Ferit'i garajda asılı buldu.
Beni böyle asıp bırakamazsın!
Tom burada takılmamı istemiyor.
Tom'la takılmaktan bıkkınım.
Seninle takılmayı çok seviyorum.
Sami o adamla takılıyordu.
Tom yere sarkan dallardan kaçınmak için eğildi.
Sanırım Tom bizimle takılmaktan hoşlanıyor.
Tom, Mary ile takılmayı sevdiğini söyledi.
Tom, Mary'nin çamaşırhaneyi kapattığını söyledi.
Onunla takılmak ilginç değil.
Tom'la takılmak çok eğlenceli.
Tom ve Mary havuzun kenarında takılıyorlar.
Çünkü Paul gibi erkeklerin dinlemesi
Masanın üzerinde asılı bir lamba vardı.
Bazı insanlar girişte oyalanıyorlardı.
Tom duvara bir resim asıyor.
Tom'la takılmanı istemiyorum.
Tom Mary'nin onun için yanıp tutuşmaya devam ettiğini söylüyor.
Ben düşmanlarımı kendilerini asmaktan asla engellemem.
Bir süre oyalanmak umurumda değil.
Tom bizimle takılmakla ilgilenmiyor.
Tom ve Mary ile takılmak eğlenceli.
Tom'la takıldığını duydum.
Tom Mary ile takılmaktan hoşlanırdı.
Bir kristal avize masanın üzerinde asılıydı.
Tom gerçekten Mary ile takılmaktan hoşlanmıyor.
Resimler büyük odada asılı.
Duvarımda asılı birkaç tablom var.
Tom neden şimdi çamaşırhaneyi kapatmıyor?
- Duvarımda büyükannemin bir resmi asılı.
- Duvarımda anneannemin bir fotoğrafı asılıdır.
Tom bana Mary ile takılmaktan hoşlandığını söyledi.
Tom'un bizimle takılmaktan hoşlandığını sanmıyorum.
Tom buralarda takılmamı istemediğini söyledi.
zamanı hatırlamıyor.
Bir kadın çamaşırı ipe asıyordu.
Bir beklenti hissi ortalıkta dolaşıyor.
Büyükannemin bir resmini asıyorum.
Tom burada oyalanmamı istemediğini söylüyor.
Duvarda çok güzel bir resim asılıyor.
Tavandan sarkan güzel bir avize vardı.