Examples of using "Blow" in a sentence and their turkish translations:
Burnunu temizle.
Onu çarçur etme.
O düşük bir rüzgar.
Ben onu üfledim mi?
Mumları üfle.
Bu büyük bir darbe.
- Çaktırma.
- Bizi ele verme.
İspiyonlamayacağım.
Bu seni hezimete uğratacak.
Rüzgar esmeye başladı.
- Kendini övme.
- Kendini göklere çıkarma.
Mumu üfleyip söndürme.
Patlayacak!
Tom onu nasıl patlattı?
Bu aklını başından alacak.
Bir kelime ile gelen bir darbe, bir kılıçla gelenbir darbeden daha derin vurur.
rüzgâr nereye eserse essin
Bill Tom'a aniden vurdu.
Burnunuz akıyor, onu temizleyin.
O, bizim için bir darbeydi.
Burnunu öyle sümkürme.
Tamam Tom, mumları üfle.
Seni tekrar ekmeyeceğim.
Bunu harcamak istemiyorum.
Ona ölümcül bir darbe vuruldu.
Burnunu bu mendille sil.
Şaşırtıcı darbe maçı bitirdi.
Güçlü bir rüzgar esmeye başladı.
Rüzgar esmeye başlıyor.
Bu bizim için büyük bir darbeydi.
Haber ona bir darbe oldu.
Biraz içimi dökmeye ihtiyacım vardı.
- Tom kendini ele vermek istemedi.
- Tom foyası ortaya çıksın istemedi.
Neden Tom kafasına ateş ederek intihar etti?
Güçlü rüzgarlar güvensiz öğeleri uçurabilir.
Senin kafanı uçuracağım.
Tom'un benlik saygısı ciddi bir darbe aldı.
Napolyon belirleyici darbeyi vurmak için gelene kadar.
Bir dilek tut ve mumları üfle.
Tom kafasından ağır bir darbe aldı.
Onun ölümü onun için büyük bir darbeydi.
O yüzüme bir yumruk attı.
Birisi bizim ofis binamızı havaya uçurmaya çalıştı.
Sadece biraz stres atmaya ihtiyaç duyuyorum.
Mumları üfle ve bir dilek tut.
Başına sert bir darbe aldı.
Kapıyı barutla patlatmak mı istiyorsunuz?
O, yüzüme ağır bir darbe indirdi.
Adam kaçıranlar Tom'un binayı havaya uçurmasını söyledi.
Saçımı kurutmak için saç kurutma makinesi kullanırım.
Sürekli burnumu temizlemek zorundayım.
Darbenin sonucunda deliye döndü.
Sınavında başarısız olmak onun egosuna bir darbeydi.
Ben fırtınanın dinmesini bekliyorum.
Fadıl'ın ölümü topluluk için büyük bir darbeydi.
bunların merkezindeki yoksul halk, bu etkiye maruz kaldı.
o dövüşte kafasına çok kötü bir darbe almıştı,
Öğretmenler bazen öğrencilerinin stres atmasına izin vermeliler.
Güçlü yen şirket için ölümcül bir darbeydi.
Ünlü kördüğüm bir kılıç darbesi ile kesildi.
Kornaya bas böylece araba geçmemize izin verecek.
Tom saçını fönledi.
insanlar darbeden kaçmadığını görebilsinler.
Doğum günü pastası üzerindeki tüm mumları bir kerede üfle.
Balonları uçurduktan sonra odayı süpürebilir misin?
Tom pürmüs lambası kullanıyor.
Tom lehim lambası kullanıyor.
Kocasının kaybı Mary için büyük bir darbeydi.
Mareşal Lannes'in ölümü, Napolyon ve ordu için büyük bir darbe oldu.
“Doğum gününde kaç mum söndürdün?” “Elli altı.”
Tom pastadaki tüm mumları üfleyip söndüremedi.
Bu, otomobil üreticisinin itibarına karşı yeni bir darbedir.
Pastadaki bütün mumları üfleyemedim.
bu tür siyah topların yanında
Fransız personelinin komutanı John Nevers yakalandı.
Bu denli sevdiği işini kaybetmesi Meryem'e büyük bir darbe oldu.
Tek bir şansın olacak, onu da heba etme.
Satürn'ün atmosferinin saatte 1800 kilometrenin üzerinde esebilen rüzgarları var.
Pastadaki bütün mumları üfleyemeyeceğim.
Batı rüzgarları, batıdan doğuya doğru esen hakim rüzgarlardır.
Bu kutuya çok fala ağırlık yüklersen patlar.
Bu sırada, Sicilya sahili açıklarında, Kartacalılar ilk hamleyi yaptılar.
Dördüncü Kolordu'nun saldırısı savaşın belirleyici darbesiydi, ancak başarısı
Kışın evde ateşin yakınında kalmayı ve rüzgar sesini dinlemeyi severim.
Çoğu zaman bu tarantulaları hareket ettirmenin yolu nazikçe üzerine doğru üflemektir.
Bu yüzden planı Kartaca'nın filosuna sersemletici bir darbe vurmak veyahut en azından harekat kabiliyetini kısıtlamak.
Ve eğer bu yüksek bir insan maliyeti ve hatta uluslararası sahnede saygınlık kaybı gelirse,
Ünlü Gordion kördüğümü bir kılıçla kesildi.
Saçı uzun olanlar bir saç kurutma makinesine sahiptir.
Ekvatorun her iki tarafında hakim rüzgarlar zıt yönlerde eser. Sınırın kuzeye ve güneye kayması muson rüzgarlarını oluşturur.
Ben dünyadaki tüm kuşların efendisiyim ve sadece düdüğüme üflemek zorundayım ve her biri bana gelecektir.