Examples of using "Candles" in a sentence and their turkish translations:
Ken mumları yaktı.
Bunlar mum mu?
Mumlar her yerdeydiler.
Mumları yakın.
Mumları yaktım.
Sen mumları yaktın.
O, mumları yaktı.
O, mumları yaktı.
Mumları yaktık.
Onlar mumları yaktı.
Birkaç mum yakalım.
Tom mumlarını yaktı.
Ken mumları yaktı.
Mumları üfle.
Bu mumlar beyaz değil.
Birkaç mum yanıyordu.
Mumlar temin edilecek.
Tom üç mum yaktı.
Tom mumları yaktı.
Üç mum yaktım.
Tom birkaç mum yaktı.
Her yerde mumlar vardı.
Bakıyorum da mum almışsın.
Şu mumlar masayı yaktı.
Onların mumlarını yakmıyorum.
Mumlar odayı aydınlattı.
Tom mumları üfleyerek söndürdü.
Hiç mumun var mı
Mumları aranızda paylaşın.
Mum aldın, değil mi?
Tom mumları yakmadı.
Mumları söndürür müsünüz?
Mumlar odayı aydınlattı.
Onlar odalarında mumlar yaktı.
Tamam Tom, mumları üfle.
Oda mumlarla aydınlatıldı.
Mumları almayı hatırladın mı?
Sen odandaki mumları yaktın.
Mumlardan üçünü yaktım.
O, odasında mumlar yaktı.
Mumları neden kullandın?
Odamdaki mumları yakacağım.
Mary odasındaki mumları yakar.
Odasında birkaç mum yaktı.
Tom pastanın üzerindeki mumları yaktı.
Ben sadece mumlardan üçünü yaktım.
Bir dilek tut ve mumları üfle.
Lütfen doğum günü pastasına birkaç mum koy.
Pastadaki mumları üfledi.
Şu mumlar beyaz değiller.
Mary odasında herhangi bir mum yakmadı.
Noel ağacındaki mumlar yanıyor.
- Tom pasta üzerindeki mumları üfledi.
- Tom pasta üzerindeki mumları söndürdü.
Mumlar söndüğünde bütün kediler gridir.
Mumları üfle ve bir dilek tut.
Bir kibrit çaktı ve mumları yaktı.
Mary odasındaki mumları yakmaz.
Tom Mary'nin doğum günü pastasındaki mumları yaktı.
Doğum günü mumlarının sekizinin tamamını söndürdü.
Ayin sırasında binlerce mum kiliseyi aydınlattı.
Tom pastadaki tüm mumları üfledi.
Tom masadaki mumları yakmaya başladı.
Tom doğum günü pastasındaki mumları söndürdü.
Yatmaya gitmeden önce mumları söndür.
Tom yemek odası masasına üç tane mum koydu.
Doğum günü pastasındaki mumları üfleyip söndürdü.
O doğum günü pastasındaki bütün mumları üfledi.
Öldüğümde arkamdan ağlanıp mum yakılmasını istemiyorum.
Tom derin bir nefes aldı ve mumları üfledi.
O, kokulu mumlarla çevrili sıcak köpük banyosu yaptı.
Mum satın alman gerektiğini hatırladın mı?
Doğum günü pastası üzerindeki tüm mumları bir kerede üfle.
Dedem doğum günü pastası üzerindeki 97 tane mumu üfledi.
O kendini yanan mumlarla çevrili köpük banyosuna daldırdı.
Işıklar söndü ve her yere mum götürmek zorunda kaldık.
“Doğum gününde kaç mum söndürdün?” “Elli altı.”
Elektrik keşfedilmeden önce Noel ağaçları mumlarla aydınlatılırdı.
Tom pastadaki tüm mumları üfleyip söndüremedi.
Ben bir uğursuz kimseyim. Eğer mumları satarsam güneş batmaz.
Pastadaki bütün mumları üfleyemedim.
Pastadaki bütün mumları üfleyemeyeceğim.
Mumlar yakın, güzel çarşaflar kullanın, fantezi iç çamaşırı giyin. Özel bir gün için saklamayın. Bugün özeldir.
Alarmlı saatlerden önce insanlar belli bir saatte kalkmak için muma çivi sokuyorlardı. Hatta kısa aralıklarla çok sayıda çivi kullanarak alarm erteleme fonksiyonu yapmak bile mümkündü.