Examples of using "Assured" in a sentence and their turkish translations:
Tom kendinden emin.
Tom iş birliği yapacağına bizi temin etti.
Dışarıda olduklarından emin ol.
Onun yardımı bana güvence verdi.
Onun dürüstlüğünden güvence duyuyorum.
Tom'a onu yapabileceğime dair güvence verdim.
Tom onun olmayacağına dair bana güvence verdi.
O, ona her şeyin yolunda olduğuna dair güvence verdi.
Okul müdürü onun dürüstlüğü konusunda beni ikna etti.
Tom silahın yüklü olmadığına dair güvence verdi.
Elimden geleni yapacağımdan emin olabilirsin.
Tom herhangi bir sorun olmayacağı konusunda bana güvence verdi.
Tom bunun asla olmayacağına dair bana güvence verdi.
Tam din özgürlüğü tüm insanlar için güvence altına alınmıştır.
Tom, Mary'ye bunu yapacağına dair güvence verdi.
Tom Mary'ye bunu yapabileceğini garanti etti.
Tom'u bunu yapmayacağıma inandırdım.
Tom artık onu yapmayacağına dair bana garanti verdi.
Adam cinayeti işlemediğine bizi inandırdı.
Kaptan bize tehlike olmayacağına dair güvence verdi.
Dan ona zarar vermeyeceğini Linda'ya garanti etti.
Tom onu pazartesiden önce yaptıracağına bizi temin etti.
Elimizden geleni yapacağımızdan emin olabilirsin.
Tom bu tür bir sorunun tekrar olmayacağına bana güvence verdi.
Tom parti için geç kalmayacağına dair Mary'ye güvence verdi.
Hiç şüphen olmasın; bu bağışı yapmada hiçbir art niyetim yok.
Tom, mutfağın tavanını boyaması için yardımcı olacağı konusunda Mary'ye güvence verdi.
Tom, oraya varana kadar her şeyin hazır olacağına dair bana güvence verdi.
Tom açış konuşması için zamanında burada olacağına beni temin etti.
Doktor, Tom'un iyi olacağını söyledi.