Examples of using "Adjusted" in a sentence and their turkish translations:
O, saati ayarladı.
Bu ayarlanabilir.
Tom vizör şapkasını düzeltti.
Tom kravatını düzeltti.
Tom aynaları ayarladı.
Hepimiz buna uyum sağladık.
Çocuk şapkasını düzeltti.
Sanırım ben uyumluyum.
Görüşüme göre teleskobu ayarladım.
Yeni duruma hızlıca uyum sağladı.
Tom eşarbı boynuna ayarladı.
Kısa sürede kendini köy hayatına alıştırdı.
Gözleri yavaş yavaş karanlığa alıştı.
Kısa sürede yaşam tarzına alıştı.
Bisikletimin frenlerini ayarlattım.
Tom gözlüğünü ayarladı.
Gözlerim henüz karanlığa alışamadı.
Kısa sürede yeni okula alıştı.
Tom ofis koltuğunun yüksekliğini ayarladı.
Tom, sürücü koltuğuna oturdu ve dikiz aynasını ayarladı.
Çok şükür, oğlum yeni okulundaki yaşama çabucak uyum sağladı.
Tom koltuğu ayarladı, anahtarı taktı, ve sonra uzaklaştı.
Sistem sizin neyi görebileceğinize göre ayarlanacaktır.
Mary çok uzun zamandır Japonya'da yaşıyor. Onun Japon geleneklerine uyum sağlamasının zamanının geldiğini düşünmüyor musun?