Examples of using "Tie" in a sentence and their turkish translations:
Tom kravat bağlayamaz.
Kravat bağlayamam.
Ona kravatını bağlaması için yardımcı oldu.
Tom, John'un kravatını bağlamasına yardımcı oldu.
Kravatını düzelt.
Bu kravatı bağlamama yardımcı olabilir misiniz?
Bir papyonu nasıl bağlayacağımı unuttum.
Tom nasıl kravat bağlayacağını bilmiyor.
Ayakkabı bağlarını bağla.
Kravatını gevşet.
Ayakkabılarını bağla.
Ayakkabını bağla.
Bir kravat nasıl bağlanır gösterebilir misin?
Bana nasıl kravat bağlanacağını öğretebilir misin?
Ben nadiren kravat takıyorum.
Ben nadiren kravat takarım.
Neredeyse asla kravat takmam.
Sizin kravatınız yamuk.
Sizin kravatınız iyi görünüyor.
Onun kravatı çözüldü.
Tom kravatını gevşetti.
Ne güzel bir kravat!
Kravatını çıkar.
Benim kravat turuncu.
Bu kravat sana çok yakışıyor.
O kravatı seviyorum.
Ben senin kravatını beğeniyorum.
Kravatın nerede?
Tom kravatını düzeltti.
Beni bağlama.
Tom kravatını düzeltti.
Bu çirkin bir kravattır.
Kravat güzelmiş.
Sanırım bu kravatı alacağım.
Tom genellikle kravat takmaz.
O, nasıl yapacağını bilmediği için, o, ona kravatını bağlaması için yardım etti.
Ben genellikle kravat takmam.
Tom ayakkabılarını tek başına bağlayamaz.
Tom ayakkabı bağcıklarını nasıl bağlayacağını bilmiyor.
Kravatın çözülmedi.
Bir kravata ihtiyacım var mı?
O kravata bakım yapmak önemlidir.
Tom kravatını çıkardı.
Tom bir kravat taktı.
O kravat sende gerçekten iyi duruyor.
Ona bir kravat aldım.
Bu kravat takımına uyar.
Onu bir ağaca bağla.
O, yeni bir kravat mı?
Sen kravatını düzeltmelisin.
O asla kravat takmaz.
Bir kravata ihtiyacım yok.
Kravatımda bana yardım et.
Bu kravatı seviyor musun?
- Ben kırmızı bir kravat aldım.
- Kırmızı bir kravat aldım.
Bu kravat ne kadar?
Tom ayakkabılarını bağlayamıyor.
Tom kravat takmıyor.
Tom asla kravat takmaz.
Tom bana bu kravatı verdi.
Tom kravatını bağlıyor.
Tom nadiren kravat takar.
Bana başka bir kravat göster.
Kravat çok güzel.
O kravat çok pahalı.
Bir papyon bağlayabilir misin?
Bir kravat takmıyorsun.
Bu kravat ona iyi uyar.
Tom kravatını çıkardı.
Dün bu kravatı taktım.
Bir kravat taktım.
Ben asla kravat takmam.
Tom ayakkabı bağlarını bağlayamaz.
Tom dün kravat takmıştı.
- Tom bir kravat takıyordu.
- Tom kravatlıydı.
- Tom'un boynunda kravat vardı.
Tom kravat takmıyordu.
Tom kravat takıyor.
Nadiren kravat takarım.
Ayakkabı bağcıklarımı bağlayamam.
Ayakkabılarımı bağlayamam.
- Kravat kullanmam.
- Kravat takmam.
Bir kravat takacağımı düşündüm.
Tom ayakkabılarını bağlayamaz.
Kravat takmayacağım.
Kravatımı istediğini düşündüm.
Taktığın kravattan nefret ediyorum.