Examples of using "Boy" in a sentence and their turkish translations:
. Ney, üç ay sonra,
O benim oğlum.
Tanrım!
Tanrım.
- Hadi ya.
- Eyvah eyvah.
- Çocuk nerede?
- Oğlan nerede?
Ben bir erkek çocuğuyum.
Bir oğlan var.
O çocuk kim?
Çocuk sessiz kaldı.
- Sen akıllı bir oğlansın.
- Sen akıllı bir çocuksun.
Bir oğlan görüyorum.
Sen büyük bir erkek çocuksun.
Oğlan cesur.
- O akıllı bir çocuk.
- O, akıllı bir çocuktur.
O zeki bir çocuk.
O zeki bir çocuk.
Tanrım, bakın!
Ama
O bir çocuk.
- Buraya gel evlat.
- Gel hele uşağum.
Oğlan çiziyor.
Zavallı küçük çocuk!
- Bu bir erkek çocuğu.
- O bir oğlan.
Bir çocuk var.
- Sen oğlansın.
- Sen bir oğlansın.
Sen hoş bir çocuksun.
Çocuk ağlamaya başladı.
Çocuk kıl payı boğulmaktan kurtuldu.
Çocuk eve geldi.
Tom zeki bir çocuk.
Tom hoş bir oğlan.
Sen kötü bir çocuksun.
Sen güzel bir çocuksun.
O uzun boylu bir çocuk.
Karthik bir delikanlıdır.O iyi bir delikanlıdır.
Tom akıllı bir çocuk.
Tom bir izci.
Tom kibar bir çocuk.
Hızlı küçük çocuk,
Hangi çocuk Masao'dur?
Herkes çocuğu övüyor.
Çocuk kaçtı.
Çocuk koşarak geldi.
Çocuk naziktir.
Çocuk mutlu oldu.
Çocuk azarladı.
Çocuk sessiz kaldı.
Ve çocuk yaptı.
O, çocuğu küçük gördü.
O büyük bir çocuk.
Çocuk geri döndü.
O çağdaş bir oğlan.
Çocuğu biliyorum.
Çocuk toktu.
O çocuk akıllıdır.
Ben çocuğu görüyorum.
Çocuk cesur.
Bu çocuk kimdir?
Çocuk neredeyse boğuluyordu.
Ah çocuk, bu can sıkıcı.
İyi bir çocuk ol.
O çocuk yemek yemiyor.
Bu çocuk tembel.
O üniversitede bir erkek öğrenci.
Çocuğu bırak.
O iyi bir çocuk.
Oğlan zayıf.
Çocuk hoştur.
Ben kötü bir oğlanım.
Şu çocuğa bak!
Sen sadece bir çocuksun.
Oğlun nasıl?
Yakın olan çocuk.
O çocuk zeki.
Oğlan güçlüdür.
Bu bir oğlan.
Sen zeki bir erkek çocuksun.
Sen bir çocuk değilsin.
Küçük çocuk oynuyor.
Erkek çocuğu sessizdi.