Examples of using "300%" in a sentence and their turkish translations:
300 dolarım var.
300 doların faydası olur mu?
Ona 300 dolar borçluyum.
300 katır gerekiyor
Ya da 300 yıl sonrasına gidip
300'e yakın oyun kaybettim,
Tom'a 300 dolar ver.
300 dolar yeterli olur mu?
Ona 300 dolar ver.
Ona 300 dolar ver.
Tom'a 300 dolar para cezası verildi.
Maliyeti 300 dolar.
Tom'a 300 dolar verdim.
300 dolar para cezası aldım.
Tom 300 aday arasından seçildi.
Tom 300 dolar para cezası ödedi.
Yaklaşık 300 £ ağırlığındadır.
300 gram pirinç pişir.
300 dolar borç alabilir miyim?
Tom'a 300 dolar borçluyum.
Tom Mary'den 300 dolar ödünç aldı.
Tom bana 300 dolar verdi.
Bu belki 300 kilogram geldi.
Yaklaşık 300 kişi tutuklandı.
Yaklaşık 300 kişi gözaltına alındı.
- 300'ü aşkın insan tutuklandı.
- 300'ü geçkin insan tutuklandı.
300'den fazla kişi katıldı.
Tom yaklaşık 300 pound ağırlığında.
Sana 300 dolar borçluyum.
Onlara 300 dolar borçluyum.
Ona 300 dolar borçluyum.
Yaklaşık 300 işçimiz var.
Neredeyse 300 tane çalışanımız var.
- Tom yaklaşık 300 pound ağırlığındadır.
- Tom yaklaşık 136 kilo ağırlığındadır.
Tom, Mary'ye 300 dolar ödünç verdi.
Peşin olarak 300 dolar ödedim.
Tom'un en çok 300 doları var.
Bu masa bana 300 dolara mal oldu.
Tom Mary'ye 300 dolar borcu olduğunu söyledi.
Tom, Mary'ye 300 dolar borcu olduğunu söyledi.
Tom suçu kabul etti ve 300 dolar para cezasına çarptırıldı.
Bunu onarmak 300 dolara mal olacak.
beli 300 belki 500 belkide 1000
Otel 300 kişi barındırabilir.
Bunu onarmak 300 dolara mal olacak.
Tom'un en az 300 kitabı var.
Tom 300 paundun üzerinde olmalı.
Tom hesabından 300 dolar çekti.
Fırını 300 ° F'ye kadar önceden ısıtın.
Ben bunu 300 dolara aldım.
Tom yarışta 300 dolarlık bahse girdi.
Tom oyunda 300 dolarlık bahse girdi.
Tom dövüşte 300 dolarlık bahse girdi.
Biz 300'ün üzerinde çalışana sahibiz.
Bankaya 300 dolar yatıracağım.
Bunun 300 gramını istiyorum.
Tom günde yaklaşık 300 dolar kazanıyor.
Arabamı 300 dolara sattım.
Tom Mary'ye 300 dolar borcu olduğunu söylüyor.
Tom bana 300 dolar ödeyeceğine söz verdi.
Tom 300 doları peşin ödediğini söyledi.
Tom bana Mary'ye 300 dolar borçlu olduğunu söyledi.
Tom Mary'ye üç yüz dolar borçlu.
- Bu gitara 300 dolar verdim.
- Bu gitara 300 dolar para verdim.
- Bu gitara 300 dolar ödedim.
Buradan Boston'a 300 mil.
Tom üç yüz şarkıdan daha fazla yazdı.
Etkinlik 300'den fazla kişiyi çekti.
Ayda üç yüz dolarla geçimimi sağlıyorum.
300 dolar para cezası ödemek zorunda kaldım.
Tom 300'den fazla madalya kazandı.
Bu masa sana 300 dolara mal oldu, değil mi?
Tom şimdi 300 çalışanın olduğunu söyledi.
Oort bulutuna ise sadece 300 yıl kaldı ulaşmasına
Onun 300 dolara mal olacağını hesapladım.
Arabayı tamir ettirmek 300 dolara mal oldu.
Ben, 300 doların üzerindeki bir kamerayı maddi olarak karşılayamam.
Burada geçen yıl yaklaşık 300 tane ev inşa edildi.
Polis karakolunun dışında 300 tane protestocu vardı.
Her gün 300 mekik mi? Bu tamamen imkansız!
Denizaltı 300 metreye kadar dalabilir.
Tom bana söylememem için 300 dolar ödedi.
Satın almak istediğim ceket 300 dolar.
Tom 300 gündür hapiste.
Tom bu kıyafet için 300 dolardan fazla harcadı.
Tom 300 dolara kadar ödeme yapmaya isteklidir.
Fabrikada 300 adamı kovmak zorunda kaldılar.
Tom yarı zamanlı çalışarak yaklaşık ayda 300 dolar kazanır.
Ülkenin toplam nüfusu 300 milyondur.
Onlara 300 dolar ver.
Tom 300 dönümlük bir Noel ağacı çiftliğinde çalışıyor.
Tom senede 300 araba sattığını söyledi.
Sandıkların sadece anahtarlarını taşımak için 300 katır
Şirket 4 milyar dolar satıştan, 300 milyon dolar kazandı.
Neden Tom'a onun üç yüz dolar borçlu olduğunu söylemedin.
Tom bana üç yüz dolar borçlu.
Tom bana 300 dolar verdi.
Tom kesinlikle bir saat için 300 dolardan daha aşağısına çalışmaz.
Noel için Tom'dan 300 dolarlık bir hediye kartı aldım.