Examples of using "Voorbij" in a sentence and their turkish translations:
Geçmiş geçmiştir.
Sona erdi.
Görev sona erdi.
Tehlikeli bölge geride kaldı.
Her şey bitti.
Bu bitti.
Bu da geçer.
Yıllar geçti.
O bitti.
Geldi geçti.
Görev... Sona erdi.
Yaz tatili bitti.
Neredeyse bitti.
On gün geçti.
Sonunda bitti.
- Yıllar geçip gitti.
- Yıllar geçti gitti.
- Seneler geçip gitti.
- Seneler geçti gitti.
Hafta bitti.
Bu görüşme bitti.
Kırk yıl geçti.
Üç hafta geçti.
Yaz bitti.
En kötüsü geride kaldı.
Onlar koşarak Tom'u geçti.
O artık bitti.
- Zaman çok çabuk geçti.
- Zaman uçtu.
Zaman çabuk geçer.
- Bir gün daha geçti.
- Başka bir gün daha geldi geçti.
Savaş bitti.
Dersler bitti.
Bu görev sona erdi.
Viking dönemi sona ermişti.
Birçok otomobil geçti.
Henüz bitmedi.
Tanrı'ya şükür bitti.
Gerçekten her şey bitti mi?
O bizim aramızda.
- Avucunu yala.
- Havanı alırsın.
Toplantı neredeyse bitmek üzere.
O yürüyerek evin yanından geçti.
- Şimdi tatil bitti.
- Tatil bitti artık.
Zaman çok hızlı geçiyor.
savaş geride kaldığında ise
Aslında savaş bitti.
Ve bir gün daha geçti.
Sanırım o bitti.
Onun bittiğini umuyorum.
Otobüs, durağı geçip gitti.
ama görevimiz henüz sona ermedi.
Ama görevimiz henüz sona ermedi.
ama görevimiz henüz sona ermedi.
Nihayet, güneş ufukta kayboluyor.
Kötü bittiğimizi düşünüyorum.
O, beni görmeden geçti.
O, tamamen bitti.
- Her şeyin geçip gittiğine memnunum.
- Her şeyin bittiğine memnunum.
Ne zaman biter?
Zaman çabuk geçer.
Keşke bu iş bitse.
- İki günden fazla geçmedi.
- En fazla iki gün geçti.
İki saatten fazla geçmedi.
Zaman çok hızlı geçti.
Ben tanımadan önce yaz geçmişti.
O, geçerken beni başıyla selamladı.
Ayin bitti.
Okul çıkışı.
Bu hafta zaman çok yavaş geçti.
İlkbahar bitti ve yaz geldi.
- Bahar geçti ve yaz başlıyor.
- İlkbahar geçti ve yaz başlıyor.
- Otobüs her gün kaç kez çalışır?
- Otobüs günde kaç kez çalışır?
ve bu en zorlu tırmanışın sonu oldu.
Bu yüzden bir hümanist olarak geçmişin geçtiğine inanıyorum;
Dişi, zehirli dişini bir geçirdi mi yolun sonu gözükür.
Bu iş bitti diye düşündüm. Tamamen kayboldu.
Durdum ve arabanın geçmesini bekledim.
Benimle konuşmadan geçip gitmedi.
Bunu düzgünce temizletmeliyiz. Görev sona erdi.
Her ne kadar bu anın bitmesini istesem de
Zorlu ve yorucu kısımlar bile kolaylıkla geçti.
O, konser bitinceye kadar gelmedi.
Fransaya gittiğinden beri iki ay geçti.
Buraya geldiğimden beri bir yıl geçti.