Examples of using "Picknicken" in a sentence and their turkish translations:
Onlar piknik için yola çıktılar.
- Yarın yağmur yağarsa pikniğe gitmeyeceğim.
- Yarın yağmur yağarsa, ben pikniğe gitmeyeceğim.
Yarın hava güzel olursa, piknik yapacağız.
Öylesine güzel bir gündü ki biz piknik yapmaya karar verdik.