Examples of using "Vertrokken" in a sentence and their turkish translations:
Onlar gitti.
- O dışarı gitti.
- O gitti.
Birlikte gittik.
Buradan aceleyle ayrıldı.
O henüz gitti.
Neden terk ettiniz?
Razvan az önce gitti.
Tom az önce gitti.
Önceki gün orayı terk ettiler.
Otobüs az önce ayrıldı.
Onlar piknik için yola çıktılar.
Tom ne kadar süre önce gitti?
Saat altıda ayrıldık.
Onlar gitmediler.
Tom Boston'a hareket etti.
Tom, Avustralya'ya gitti.
Yemeğimiz için ödeme yaptık ve sonra ayrıldık.
O, üç gün önce ayrıldı.
- O, bisikletle gitti.
- O, bisikletle hareket etti.
Tom herkes gittikten sonra geldi.
Az önce gittiler.
Onlar erken ayrıldılar.
ABD'ye hareket etti.
O, az önce ofisten ayrıldı.
Tom birkaç dakika önce ayrıldı.
Tom ve Mary aynı yönde yola çıktılar.
- Hastalığım yüzünden ayrılamadım.
- Hastalığım yüzünden gidemedim.
- Üzgünüm. Tom zaten gitti.
- Üzgünüm. Tom çoktan ayrıldı.
Birkaç gün için bir geziye gitti.
O zaten gitti.
Annem on dakika önce evden ayrıldı.
Yeni Amsterdam'daki Hollandalıların çoğu gitmedi.
- Dün giden kişiler İskoçyalı.
- Dün ayrılan kişiler İşkoçyalı.
Kız kardeşim okumak için İtalya'ya gitti.
Döndüğünüzde gitmiş olacağım.
- Tom noel gününde ayrıldı.
- Tom noel gününde yola çıktı.
Ben durağa vardığımda otobüs zaten gitmişti.
Arabası burada değil; öyleyse gitmiş olmalı.
Onu görmeye gittiğim her seferde, o çoktan çıkmış oluyor.
Çocuklar zaten okula gitti.
Öğrencilerimize gelince, biri Bükreş'e hareket etti, ve biri yolda.
Kocası Fransız olan meslektaşım Paris'e gitti.
- O, bir iz bırakmadan gözden kayboldu.
- O hiçbir iz bırakmadan kayboldu.