Translation of "Naarmate" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Naarmate" in a sentence and their turkish translations:

Naarmate steden uitbreiden...

Dünyanın şehirleri genişledikçe...

Naarmate ze groeien, worden ze steeds veeleisender.

Büyüdükçe annelerinden talepleri de artıyor.

Het werd kouder naarmate de nacht vorderde.

Gece ilerledikçe hava daha soğuk oldu.

Naarmate de zon verder het noordelijk halfrond op gaat...

Güneş, kuzey yarı küreye iyice işlemeye başladıkça...

De ballon daalde geleidelijk naarmate de lucht eruit kwam.

Hava boşalırken balon yavaşça indi.

Naarmate ik meer woorden kende, ging ik over naar zinnen.

Söz dağarcığını oluşturduktan sonra cümlelere geçtim.

Evenzo, naarmate het begint aan te voelen als je lichaam,

Senin bedenin gibi hissetmeye başladığın zaman,

In het wild wordt voedsel schaarser naarmate de winter nadert.

Kış yaklaştıkça vahşi doğada yiyecek iyice azalıyor.

Naarmate de nacht kouder wordt... ...vallen veel van zijn lichaamsfuncties stil.

Gece daha da soğudukça... ...vücut işlevlerinin çoğu yavaşlayarak duruyor.

Naarmate het kouder wordt... ...worden de wezens die onze stad bezoeken nog vreemder.

Hava soğudukça... ...şehirlerimizi ziyaret eden yaratıklar iyice tuhaflaşır.

De cirkels behouden hun vorm maar vergroten naarmate je dichter bij de polen komt.

Daireler şekillerini korur ancak kutupları yaklaştırdığınızda genişler.