Examples of using "Zouden" in a sentence and their turkish translations:
İnsanlar açlık çekebilir ve hükümetler düşebilir.
Geri dönüşümü artırmalıyız.
Yardım etmekten mutlu oluruz.
Çalışmalıyız.
- Başlamalısın.
- Başlamalısınız.
Onlar onu yapar mıydı?
Ayrıca beni kabul de edeceklerdir.
Biz ayrılmak istiyoruz.
Başlamak ister misin?
Su içerler mi?
Onlar bizsiz ne yaparlardı?
piyanomun 88 tuşuna koşar oldum.
Bugün ortadan kaybolsak
hayatımızla ödeyecektik.
Siz çocuklar daha dikkatli olmalısınız.
Minnetar olmalısın.
Bana yardım eder misiniz?
İkimiz de gitmeliyiz.
Oturmalıyız.
Kayak yapmaya gitmeliyiz.
Gelmeseler mi?
Ayrılmalıyız.
Mor havuç garip olurdu.
Onu tutuklasınlar.
İkisi bir daha asla bir araya gelmediler.
Peki bunu ters çevirip işi en öne alsak?
Eğer piyangoyu kazanırsan, parayla ne alırsın?
buna göre davranacaklardır.
buzullar çok daha hızlı eriyecek.
Eğer şu anki durum aynen devam ederse
- Özür dilemelisin.
- Senin özür dilemen gerekir.
- Biz onun dersini izlemeliyiz.
- Onun örneğini takip etmeliyiz.
- Böyle bir şey yapmalıyız.
- Bunun gibi bir şey yapmalıyız.
- Bunu daha sık yapmalıyız.
- Bunu daha sık yapmamız gerek.
Öleceğimizi düşündüm.
- Neden seni cezalandırmak isteyelim?
- Neden sizi cezalandırmak isteyelim?
Bir baksak iyi olur.
Neden seni incitmeliyim?
Onlar neden bunu bana yaparlardı?
Buradan çıkmamız gerek.
Bunu daha sonra tartışmalıyız.
Tom hakkında konuşabiliriz.
Onlar bizsiz ne yaparlardı?
Çocuklar şarap içmemeli.
Ne kadar hoşgörülü olmalıyız?
Mars'a gitmemiz gerekir.
Neden onu yapmazdık?
Onu ne zaman yapabiliriz?
Bunu yapmasak daha iyi olur.
Onlar bir bankaya gitselerdi daha iyi bir değişim oranı alırlardı.
"Japon halkı neden İngilizce okumak zorunda olmalı?" "Yabancılar Japonca okumak zorunda olmalı!" "Söylediğin mantıklı geliyor!"
Birçok insan sizinle aynı fikirde olurdu.
Tom seni burada bulacağımızı söyledi.
başka hiçbir şeyle ilgili konuşmuyor olurduk.
buzulların üçte biri erimiş olacak.
Breakthrough Starshot'ın uygulanmasına devam etmezler.
Ölüm cezasını kaldırmalıyız.
Su olmasa, askerler ölürdü.
Okuldan sonra bize yardımcı olur musun?
Derhal terk etmemizi istedi.
Beraber kahvaltı yaparız diye düşünmüştüm.
Şimdiye kadar oraya varmalıydılar.
Çocuklar her gün süt içmeliler.
Onları bulacağımızı söyledim.
Tom anlayacağını söyledi.
Bu eski kuralları feshetmeliyiz.
Güneş olmasa yaşayamayız.
Az sayıda fil Avrupa'ya gitmek için gönüllü olurdu.
Tom'a bir şans vermemiz gerek.
Biz ne yapacağımızı tartıştık.
Ama olmalılar ve onları bu şekilde düzenlememiz gerekiyor.
Çin merkezli şirketlerin devreye girebileceği yönünde.
Neon mega şehirler ve uçan araçlar olacaktı.
Bu yapılar taşınılabilir ya da şişirilebilir olamaz mı?
Perşembeye kadar sonucu öğrenmeliyiz.
Akşam yemeği yemek için dışarı çıkacağımızı düşündüm.
Yaşlı veya risk altındaki komşuların bakımına nasıl yaklaşmalıyız,
Biz Jordan'ı hastaneye göndermeliyiz.
Sanırım onu yapabiliriz.
Sanırım birbirimize yardım edebiliriz.
Bir şişe daha şarap getirmeliyiz.
Akıllı telefonlar on yıl önce bilim kurgu gibi görünmüş olurdu.
Biz çevresel sorunlarına daha fazla dikkat etmeliyiz.
Onlar onu bir sır olarak saklayacağına yemin etti.
Tom ne yapmamız gerektiğini düşündü?
Bence ilerlemek için bu öneriyi canlandırmamız gerekecek,
Peki ya bunu yapmasaydık?
Çoğu insan ardışık çift sayılar olduğunu düşünür?
Ne yazacağımız hakkında saatlerce tartıştık.
Sanırım biraz daha yapmalıyız.
Biraz daha tuz ilave edelim mi?
Sanırım iyi arkadaşlar olabiliriz.