Examples of using "Kwetsbaar" in a sentence and their turkish translations:
Tom savunmasız.
Çok savunmasız hissediyordum.
Jeladalar açık alanda korunmasız olurlar.
o zaman neden ergenler daha gelişmiş bir beyne
illüzyonlara, bencilliğe savunmasız
Bu vahşi hayvanların hayatlarının ne kadar hassas olduğunu fark ediyorsun.
Doğanın dengesi çok hassastır.
Ve bu gezegende hepimizin hayatının ne kadar hassas olduğunu.
gelmeye zorlayacak tecrübeler yaratmaktı.