Examples of using "Kaarten" in a sentence and their turkish translations:
Kartlarınızı gösterin.
Kart oynamak popüler bir eğlencedir.
Tom ve Mary kart oynuyorlar.
Onlar kart oynarken ayçiçeği çekirdeği yiyorlar.
İskambil destesini meşe masaya koy.
Kartlarınızı açmalısınız.
Masanın etrafına oturup iskambil oynadılar.
Kader kartları karıştırır; biz oynarız.
"Canım iskambil oynamak istiyor." "Benim de."
15. sırada birkaç biletim var.
Onlar iskambil oynamak için masanın etrafına oturdular.
Gerçekten konser için ücretsiz biletlerin var mı?
Kartları dağıtmak için Tom'un sırası.
- Kartları dağıtmak için kimin sırası?
- Kartları dağıtma sırası kimde?
Büyük kentlerde kaybolmazsın, her yerde haritalar var!
Ancak, Google haritaları gibi birçok web eşleme aracı hala merkatör kullanıyor.
Biz konsere bilet almak için sıraya girdik.
Ancak, düz haritalar kullandığımız sürece projeksiyonların saçmalıklaını ele alacağız, şunu unutmayın: