Examples of using "Leg" in a sentence and their turkish translations:
Kendinizi açıklayın.
Lütfen bunu açıklayın.
Onu yere koy.
Onu oraya koy.
Her şeyi sepetime koy.
- Kaleminizi aşağı koyun.
- Kaleminizi bırakın.
- Kaleminizi yere bırakın.
Silahı bırak.
Kalemlerinizi indirin.
Çekici yere koy.
Onu masanın üzerine bırak.
Kitabı oraya koy.
Onu bana açıkla.
Silahı masanın üzerine koy.
Yapacağım şey, basit bir kazık bağı.
Her şeyi sepetime koy.
Kitabı olduğu yere geri koy.
Onu bir kez daha açıkla, Jerry.
Lütfen bana kuralı açıklayın.
Bu kitabı diğerlerinin üstüne koy.
Sol bacağına biraz buz koy.
Kitabı diğerlerinin üzerine koy.
Kalemini yere koy ve dinle.
elleriniz dizlerinizin üzerinde.
Her ay on dolar biriktirdim.
Lütfen onu tekrar yerine koy.
Toplantı için bir tarih tespit et.
Şu kitabı diğerlerinin üstüne koy.
Eşyalarınızı yemek odası masasına koymayın.
Bunu altına koyup bir testere gibi kullanacaksınız.
Kitabı bulduğun yere geri koy.
Onu oraya bırak.
Onu hemen şuraya koy.
Buraya kuracağım, hazırlayacağım ve tepeden aşağı koşacağım.
Onu oraya koy.
Beni anlamamışlarsa, bir daha açıklarım.
Gerçeklerle yüzleş!
Bana planından bahset.
Yazılı olarak koyun.
Pasaportunuzun bir kopyasını oluşturun ve aslını otelde bir kasada bırakın.
İskambil destesini meşe masaya koy.