Examples of using "Fietsen" in a sentence and their turkish translations:
Ben bisiklete binmek zorundayım.
O, bisiklet sürebilir mi?
O, bisiklet sürebilir mi?
Bisikletlerin yerini arabalar aldı.
Tom bisiklete binemez.
- Bisiklet süremem.
- Ben bisiklet süremem.
Şu kız bisiklet süremiyor.
Bir insan bisiklete binmeyi asla unutamaz.
Tom bisikletine biniyordu.
Babam bana bisiklet sürmeyi öğretti.
İşe yürüyerek gidebiliyorsanız, ya da bisikletle, yürüyün ya da bisikletle gidin.
Ben altı yaşındayken bisikletin nasıl sürüleceğini öğrendim..
Hepimiz bisiklet sürmeyi severiz.
cesur bir yolculuğa çıkıldı.
- Onun bir bisiklete binmeyi öğrenmesi üç ayını aldı.
- Bisiklete binmeyi öğrenmek üç ayını aldı.
Bisiklet girişi sınırlı.
Bisikletle buradan evine gitmek ne kadar sürer?
Hayat bisiklet sürmek gibidir. Dengede kalmak için hareket etmeye devam etmelisin.