Examples of using "in" in a sentence and their turkish translations:
Diğer yandan Amerika'da, Concord, Massachusetts'te
Savaşta terör… barış içinde süsleme…
Tokyo'daki Akasaka'da yaşıyorum.
fırsatına sahip oldu.
Zimbabve'de...
Sivil toplum kuruluşları,
...paramparça olmuştu.
Atla.
Peki.
Soluk al.
akşam yemeğinde, cazda, kokteyllerde veya sohbetlerde değildir.
Ben size inanıyorum.
Aslında bazı durumlarda
Mbaise’deki fakir bir aileden geliyor.
Daha önce de 1964'te Brezilya'da olmuştu.
Haziran 1811'de Tarragona'yı aldı.
Avrupa'da okul Eylül ayında başlar.
1945'te Hiroshima'da doğdum.
- 1977 yılında Osaka'da doğdum.
- 1977'de Osaka'da doğdum.
2002'de İsrail'de doğdum.
Bilgisayar korsanları bilgisayarlara izinsiz girerler.
Tom 2013'te Boston'da hayatını kaybetti.
Ben Truro'da bir evde yaşıyorum.
Santa Ana Küba'da sürgünde yaşıyordu.
Bu cümlede bir hata var.
Maria Tom'un kanalına abone oldu.
Tom sinemada uyuyakaldı.
Paris'te misiniz?
- Tehlikedesin.
- Tehlikedesiniz.
Avustralya'da mısın?
Sen tehlikedeydin.
Tehlikede misin?
Belfast'ta yaşıyorsun.
O hem Japonya'da hem de Amerika'da iyi tanınmaktadır.
Çin'de yemek yeme alışkanlıkları son yıllarda hızla Amerikanlaşmaya başlamıştır.
Kuzey Amerika'daki sanayi bölgesinde,
ve kamu politikası hakkında çok şey öğrettiğimi söylerdi.
siyahi ve Latin asıllı orta sınıf topluluklarda
nefes kesici bir şekilde gökyüzüyle kaynaşan,
2014'te Batı Afrika'da Ebola salgını başladığında,
ve açık yeşiller özel kliniklerde uygulanan işlemleri gösteriyor.
2015'te Kopenhag'da bir Yahudi sinagogunda.
Aslında insanoğlunun karşı karşıya kaldığı
Alaska ormanlarında mahsur kalır.
Vahşi doğada ağaç kovuklarına tünerler.
potansiyeli ile ayrıştırılmasını mümkün kılar.
Apa Sherpa, 1960 yılında Thame'de dünyaya geldi.
Rahibe Teresa, 1910 yılında Yugoslavya'da doğdu.
Şu ülkede petrol çoktur.
Bahçedeki güller açıyor.
Biz Allah'a inanıyoruz.
Japonyada yeni sömestir nisanda başlar.
Açık havada egzersiz yapın.
Japonya'da yeni dönem nisan ayında başlar.
Almanya'da Mercedes sürdün mü?
Geceleri parkta yürüme!
Kazakistan'da yaşıyorum.
Meleklere inanır mısın?
Japonya'da yeni bir okul yılı nisan ayında başlar.
Ev ödevini teslim et.
O, Avusturya'da küçük bir Alp köyünde yaşıyor.
Türkiye'de yaşıyor.
Lobide bekle.
Boston'da ya da Chicago'da yaşamak istiyorum.
- Bu kuş ne Japonya'da ne de Çin'de yaşar.
- Bu kuş, ne Japonya'da, nede Çin'de yaşar.
Kitaplarını beş kategoriye böldü.
Belfast'ta yaşıyoruz.
Volgograd'da yaşıyorum.
Rutherford Hayes 1822 yılında Ohio'da doğdu.
Bay Clinton, o zamanlar Arkansas'ın valisiydi.
Boston'da bir yetimhanede yetiştirildim.
Şehirde bir dairede yaşıyorum.
Diğer bir deyişle,
Hareket edelim! Hareket edelim!
Bu, birçok durumda yaşanmış:
şerifler kasabaya yerleştiği zaman.
Onun yerine...
Ağaçlardaysa...
Mumbai, Hindistan'da...
Viyana, Avusturya'da...
Sonra Bolivya'da.
1971 temmuzunda
Güneşte parlayan şey.
Sağdaki resimde
Dün gibi aklımda...
Kendine inan.
Boston'a hoş geldiniz.
Tom onayladı.
Biri müdahale etti.
Venezuela'da kaos.
Japonya'ya hoş geldiniz.
Tom müdahale etti.
Avustralya'ya hoş geldiniz.
- Hangi sokakta?
- Hangi caddede?
- Siber uzaya hoş geldin!
- Sanal gerçekliğe hoş geldin!
köpek balıkları ile yüzmeye gidelim."