Translation of "‫تغطي" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "‫تغطي" in a sentence and their turkish translations:

إنها تغطي آلاف الكيلومترات بأقدامها الصغيرة

binlerce kilometreyi o küçücük ayaklarıyla kat ediyorlar

تغطي الباب الذي كان يقف جايسون خلفه

pembe bir buğu tabakasına benzer bir şey görüyorum.

‫تتمتع العقارب بطبقة رقيقة ‬ ‫تغطي هياكلها الخارجية،‬

Akreplerin dış iskeletini kaplayan ince bir katman vardır.

وإذا كانت هذه السحابة تغطي النظام الشمسي

ve bu bulut güneş sistemini kaplıyorsa

التربة هي الطبقة الرقيقة التي تغطي سطح الأرض،

Toprak, sadece kara parçasının yüzeyini kaplayan ince bir örtü

‫انظر، كل هذه الخيوط العنكبوتية ‬ ‫التي تغطي الفتحات الصغيرة.‬

Bakın, örümcek ağları bu küçük oyuntuları doldurmuş.

يحتوي قسم التاريخ على مئات العناوين التي تغطي كل شيء بدءًا من الإنسان الأول وعصور ما قبل التاريخ ..

dünya savaşlarına ve ötesine kadar her şeyi kapsayan yüzlerce başlık içerir