Translation of "التربة" in Turkish

0.012 sec.

Examples of using "التربة" in a sentence and their turkish translations:

في التربة.

Toprak.

وهنا يأتي دور التربة.

İşte toprağın devreye girdiği yer:

تآكل التربة وما شابه.

emsalsiz oranlarda azalma yaşanıyor.

يعض النمل التربة ويليينها باللعاب

karıncalar toprağı ısırarak toprağı tükürüğüyle yumuşatıyorlar

داخل التربة بفعل أنشطة الميكروبات.

çürüdüğünde atmosfere geri döner.

داخل مجموعة من معادن التربة،

güçlü kimyasal bağ yapıları olan

ستصبح التربة صحية وأكثر خصوبة،

insan nüfusu ve daha fazlası için ihtiyaç duyduğumuz tüm gıda ve kaynakları

هما تغير المناخ وتآكل التربة.

iklim değişikliği ve toprak bozunumu.

من المتوقع أن يتكامل مع التربة

toprakla bütünleşmesi beklenir

هناك المزيد من الكربون في التربة

Toprakta, dünyadaki bitki örtüsünün

إن علماء بولوجيا وكيمياء التربة أمثالي

Benim gibi biyojeokimyagerler

تآكل التربة أمر سيىء لعدة أسباب،

Toprak bozunması pek çok sebepten dolayı kötüdür,

مانعةً بذلك تعرية التربة وحاميةً محاصيل المستقبل.

çok yıllık bitkiler yetiştirdiler.

عميقًا في باطن التربة، أو في المحيطات.

yerin altına, okyanusun derinliklerine saklayabiliriz.

تخزن التربة الكربون عبر عملية التمثيل الضوئي،

Karbon, yeşil bitkilerin atmosferden karbondioksiti alıp bünyelerinde

هذه قصة التربة في خطوط العرض القطبية.

Bu, yüksek enlemlerdeki topraktan bir hikaye.

التربة هي الطبقة الرقيقة التي تغطي سطح الأرض،

Toprak, sadece kara parçasının yüzeyini kaplayan ince bir örtü

إلا أن التربة سرعان ما تصبح باردة وداكنة،

ve karanlığa dönüştüğünden

تقدير قدرات التربة باعتبارها أساس الحياة في الأرض،

Yeryüzündeki tüm yaşamın temeli olma yeteneğine saygı,

تعاني التربة في كل أنحاء العالم تآكلاً غير مسبوق

Dünya genelindeki ormanlarda,

إن استخدام وتآكل التربة خلال آخر 200 سنة فقط،

Toprak kullanımı ve bozunması ile sadece son 200 yılda veya bu civarda,

عبر اصلاح التربة وايجاد طرقٍ مناسبةٍ لزراعة الصحراء حرفياً

kendi kendine yetme ve yetiştirmenin yollarını bulmak için çalışıyor.Sıcak

مثل هذا الأسفلت على التربة في باي فيو هنترز بوينت.

Bayview Hunters Point'teki toprağın üstündeki asfalt gibi.