Examples of using "واحدا" in a sentence and their turkish translations:
Bir tane bulacağız.
Anahtar bir tane değilki
Bir diğerine ihtiyacım var.
Eğer istersen sana bir tane ödünç veririm.
Sadece bir kediye ihtiyacım var.
Onlar birbiri ardına öldü.
Cebimde buna uygun bir şey var.
O sadece bir bardak çay istiyor.
Ben de senin yeni arkadaşlarından biri olabilir miyim?
her-şeye-uyan-tek-bir-çözüm olduğunu söylemiyorum;
bu yapının da gizli sırları teker teker ortaya çıkmakta şimdi
O bizden biri değil.
bu sorulardan birinin diğerlerinden daha önemli olduğunu söylerler.
Japonya, 1980'lerde en hızlı büyüyen ekonomilerden biriydi.