Translation of "مكاناً" in Turkish

0.016 sec.

Examples of using "مكاناً" in a sentence and their turkish translations:

أصبح العالم مكاناً خطراً للسياح.

Dünya turistler için tehlikeli bir yer oldu.

‫كهف يتجه للداخل.‬ ‫ليس مكاناً سيئاً للتخييم.‬

Mağara içeriye kadar uzanıyor. Burası kamp için fena bir yer değil.

‫بلدة مثل هذه ستكون مكاناً مناسباً تماماً‬

Böyle bir kasaba börtü böcek aramak için

‫ربما يكون مكاناً جيداً ‬ ‫لتواجد الثعابين وكل ما تبتغيه.‬

Muhtemelen yılanlar ve diğer şeyler için iyi bir yerdir.

ماذا لو في المرة القادمة التي تزور فيها مكاناً رائعاً،

Ya bir dahaki sefer mükemmel bir yere gittiğinizde

‫وهذا يجعله مكاناً رائعاً لتواجد الزواحف‬ ‫حتى تختبئ من الحرارة.‬

Bu da burayı börtü böceğin sıcaktan korunması için harika bir yer haline getiriyor.

‫ما نريده حقاً هو أن نجد مكاناً في الظل،‬ ‫بعيداً عن الشمس.‬

Yapmak istediğimiz şey gölgelik bir yer bulup onları güneşten saklamak.

‫وهو يعني أنه أثناء الليل، ‬ ‫كل هذا الهواء البارد‬ ‫سيجد مكاناً يستقر فيه.‬

Geceleri soğuk havanın alçalacağı bir yer vardır.