Examples of using "مسألة" in a sentence and their turkish translations:
Bu önemsiz bir konu.
Bu tamamen beceri, bilgi ve riskle ilgili.
çoğu zaman hayatla ölüm arasındaki fark.
bu, deneyimsiz insanları işe almamak meselesi de sürüp gidecek.
Bugün suçlama ve karalama farklı bir konuda yapılıyor.
Bu zor bir karar, ama size bağlı.
Bu sadece bizim ne kadar ilerleme kaydedebileceğimizle alakalı.
Mesele dijitali veya teknolojik olanı reddetmek değil.
sadece an meselesiydi, yorulmuşlardı.
Bu aslında tavır ve bir tür şakadan hoşlanma meselesi.