Examples of using "قلب" in a sentence and their turkish translations:
Şu bir kalptir.
Bir kalbim var.
Tam, atmacanın şehirdeki evinin orta yerinde.
Ann'in müşfik bir kalbi var.
Çok soğuk bir kalbin var.
dünyanın merkezinde bir çekirdek var
dünyanın çekirdeği ay kadar büyük
bulunan bir köye götürmek.
Dişi, yolu çok iyi biliyor.
Bu isimleri ezbere öğren.
1982'de Utah'da ilk kalıcı yapay kalp transplantını aldığında
gerçekten de kırık ve hasarlı bir kalpten bahsediyor olabileceğimizi kabul edersek
Bu fiyatlar meselenin gerçekten de özünde.
bebeğin kalp atışı 143'tü, normal oran.
tüm bunlara daha iyi bir yol bulabiliriz.
Bunları çevirirken çok dikkatli olmalıyız.
Singapur'un tam merkezinde bir grup düz kürklü su samuru.
kalp şekli, İsa'nın Kutsal Kalbi olarak anılmaya başladı.
Bu tür büyükçe taşların altına da bakmaya devam edeceğiz.
Tabloları bir kez daha komik bir şekilde çevirebilmekten mi?
Sınıftaki herkes şiiri ezberledi.
Disiplinli ve iyi organize olmuş durumdalar, yavaşça savaşın çizgisini kaba kuvvetle çevirmek üzereler.
İnsanı evrenin merkezine koyan Leonardo'nun yaptığı Vitruvius Adamı Çizimi
tüm şehri ezbere bilmeniz gerekiyor ve buna 'Bilgi' deniyor.
Tüm yapmanız gereken bu cümleyi ezbere öğrenmek.
talebini reddetti . "Her zaman düşmanı döndürüyorsun," dedi ona, "Bu çok tehlikeli bir hareket."
Bakın, bu büyük taşların altına bakmaya devam edeceğiz. Bunun altındakine bakın.
Herkes kelimeleri ezbere öğrenmek zorunda.