Translation of "ظهر" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "ظهر" in a sentence and their turkish translations:

ظهر سامي.

Sami ortaya çıktı.

توم على ظهر السفينة.

Tom gemide.

ماذا عندك بعد ظهر غد؟

Yarın öğleden sonra neyle meşgulsün?

في أي ظروف ظهر الخطأ؟

Hata ne zaman meydana geldi?

سأتصل عليك بعد ظهر الغد.

Yarın öğleden sonra seni arayacağım.

القشة التي قصمت ظهر البعير.

Bardağı taşıran son damla.

إنه الحفّاف يغلق على ظهر الأنف.

Üst damak burnun arka tarafını tamamen kapatıyor.

‫إنها تعرف الطريق عن ظهر قلب.‬

Dişi, yolu çok iyi biliyor.

إنهم يعيشون على ظهر هذه اليرقات

bu tırtılların sırtında yaşıyorlar

احفظ هذه الأسماء عن ظهر قلب.

Bu isimleri ezbere öğren.

هل حفظت الخطاب عن ظهر قبل؟

O konuşmayı ezberledin mi?

شخص يرتدي زي غوريلا ظهر في الفيديو،

goril kıyafeti giyen biri karşılaşmanın arasına giriyor,

عن لطف طفلٍ صغير ظهر ذات يوم،

bir gün ortaya çıkan küçük bir çocuğun kibarlığı hakkında

ستشعر بأن الحفّاف يستقر على ظهر الحلق.

üst damağınızın gırtlağın arka tarafını kapattığını hissedebilirsiniz.

في وقت لاحق ، ظهر في هذا اليوم

daha sonra bu gün yüzüne çıktı

فجأة ظهر هذا الرجل على شاشة التلفزيون

bir anda bu adam televizyonda

ظهر رجل شجاع غريب في ذلك الوقت

O dönemde meraklı cesur bir adam ortaya çıktı

اسم هذا الرجل الذي ظهر باسم رجل النهضة

Rönesans adamı lakabıyla ortaya çıkan bu adamın adı

‫الذي يريد معرفة‬ ‫محتويات حقيبة ظهر زائر الغابة هذا.‬

eşyaları kullanmayı amaçlayan bu orangutan gibi meraklılar.

عندما ظهر فيروس إيبولا في غرب أفريقيا عام 2014،

2014'te Batı Afrika'da Ebola salgını başladığında,

ظهر رجل يدعى أندرو كارلسن في أمريكا عام 2002

Amerika'da 2002 yılında Andrew Carlssin adında bir adam ortaya çıktı

حفظ جميع من في الصف القصيدة عن ظهر قلب.

Sınıftaki herkes şiiri ezberledi.

انتشاره. ولكن ما قصة هذا الفيروس ومن اين انطلق? ظهر

Orada bir domuz çiftliğinde, bin dokuz yüz doksan sekiz Malezya'da ilk

اعوامٍ حتى ظهر للعلم فبحلول عام الفين وعشرة اعلنت الحكومة

de bilgiye ulaşması yedi yıl sürdü . 2000 yılı ve Irak

يجب أن تعرفوا المدينة كلها عن ظهر قلب، وهذا يدعى "المعرفة"

tüm şehri ezbere bilmeniz gerekiyor ve buna 'Bilgi' deniyor.

ما اشبه اليوم بالامس. في قصةٍ هوليوودية ظهر لنا فيلم Contagion

Dün nasıl bugün. Bir Hollywood hikayesinde, Contagion 2011'de ortaya çıktı . Bize dünyaya yayılan,

الاصيل للزواج الا وهو الاستقرار ومن جانبٍ اخر ظهر للواجهة ايضاً

tarafından değerlendirilmektedir. Evlilikten, evliliğin asıl anlamı olan

كل ما عليك فعله هو حفظ هذه الجملة عن ظهر قلب.

Tüm yapmanız gereken bu cümleyi ezbere öğrenmek.

هل تريد أن تذهب إلى حديقة الحيوان بعد ظهر هذا اليوم؟

Bu öğleden sonra hayvanat bahçesine gitmek ister misin?

ففي عام الفين وعشرة ظهر المشروع بشكلٍ رسمي. ووضع حجر الاساس له

2000 yılında proje resmen ortaya çıktı. Ve aynı yılın Nisan ayında

العالم. الحيوانات كما كل كائنٍ حيٍ على ظهر الكوكب لن يسلم من

. Gezegendeki her organizma gibi hayvanlar da iklim değişikliğine karşı bağışık olmayacak

‫أنا "بير غريلز" وقد خرجت سالماً‬ ‫من بعض أقسى الأماكن على ظهر الكوكب.‬

Benim adım Bear Grylls ve ben dünyadaki en zorlu yerlerde hayatta kalmayı başardım.

خرج من المستنقع على ظهر فيله الوحيد الباقي على قيد الحياة، ويعتقد أنه السوري الشجاع

Bataklıktan hayatta kalan son filinin sırtında çıkıyor, büyük ihtimalle "Cesur Suriyeli"

والآن ، أظهر الرجال علامات داء الاسقربوط و ظهر الجرب عند، وكلاهما ناجم عن نقص الفيتامينات.

Ve şimdiye kadar, askerler ve atlar -ikisi de vitamin eksikliğinden kaynaklanan- iskörbüt ve uyuz belirtileri gösterdi.

- على الجميع أن يحفظ تلك الكلمات.
- يجب على الكل أن يتعلموا الكلمات عن ظهر قلب.

Herkes kelimeleri ezbere öğrenmek zorunda.

‫بطريقة ما تمكنت بدهاء‬ ‫من الابتعاد إلى المكان الأقل خطورة،‬ ‫ألا وهو على ظهر سمكة القرش.‬

Kendini bir şekilde en az tehlikeli olan yere almayı başarmış. Yani köpek balığının sırtına.

كان هناك كرسي ‘‘ كرسي من دون ظهر ويكون مصنوع من الخشب والقش او القصب‘‘ واحد فقط

Sadece bir iskemle vardı.