Examples of using "علمت" in a sentence and their turkish translations:
Kabul edeceğini biliyordum.
bana tanı koyulduğunda
Onu unutmayacağını biliyordum.
Sadece erkek olmadığımı biliyordum.
Ama fırsatımı kaybettiğimin farkındaydım.
Diğerlerini değiştiremeyeceğimi biliyordum.
Kardeşinin orada yaşadığını nasıl öğrendin?
Leyla, Sami'nin hayatta olduğunu fark etti.
Komik bir şey olabileceğini biliyordum.
Onun annesi olacağımı biliyordum.
çünkü anladım ki dünyanın zihinsel geleceği güvendeydi.
Geleceğini biliyordum.
O kadar kolay olamayacağını biliyordum.
Bakın, görebilirsiniz. Burası daha önce işaretlediğim yol.
Müvekkilimin bu ortamda şansı olmayacağını biliyordum.
Tıpkı babam gibi karakterimin adam gibi adam olmasını istiyordum.