Translation of "عشرين" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "عشرين" in a sentence and their turkish translations:

كان هناك حوالي عشرين دولاراً.

O yaklaşık yirmi dolardı.

يتحدثون الإسبانية في عشرين دولة.

- Yirmi ülkede İspanyolca konuşulur.
- İspanyolca yirmi ülkede konuşulur.

ستكون إحدى تلك الواحد من عشرين.

20'de 1'den biri olacaktı

ستذهب وتصيب عشرين شخصًا على الأقل

Sen gidip yirmi kişiye bulaştıracaksın en az

ستنجزه خلال أربعاً و عشرين ساعة.

O, 24 saat içinde onu yapacak.

من عشرين طالب, واحد فقط قرأ الكتاب.

Yirmi öğrenciden sadece biri kitabı okudu.

البرازيل تتالف من ستة و عشرين ولاية.

Brezilya yirmi altı eyaletten oluşur.

- قالت أن عمرها عشرين سنة لكنها كانت تكذب.
- قالت أن عمرها عشرين سنة لكن هذا غير صحيح.

O, yirmi yaşında olduğunu söyledi, gerçek değildi.

- وُلد جدي عام عشرين ميلادية.
- ولد جدي عام ألف و تسعمئة و عشرين للميلاد.
- ولد جدي عام ١٩٢٠م.

Dedem 1920'de doğdu.

"بعد عشرين عاما من الآن، ستكون أكثر إحباطًا

"Bugünden yirmi yıl sonra, yaptığınız şeylerden çok

يستغرق السير من المحطة إلى المدرسة عشرين دقيقة.

İstasyondan okula yürümek yirmi dakika sürer.

أنفقت ليلى أكثر من عشرين ألف دولار على الملابس.

Leyla giyinmek için yirmi bin dolardan fazla harcadı.

وقد بلغوا الحد الذي منحوا فيه الطلاب عشرين دولارًا وقالوا:

Öğrencilere 20 dolar verip şunu söyleyecek kadar ileri gittiler:

خلال عشرين عاماً عقب التشغيل. عرضاً وجده الجميع مغري ومرتبط

bir demiryolu hattı ve otoyol inşa etme teklifinde bulundu . Liman dolu ve ödemesi

خمسة عشر الى عشرين سنتيمتراً. كما ان الاعتماد المستمر على

mevcut seviyesinden yaklaşık

هل بإمكانك أن تنسخ لي عشرين نسخة من هذا التقرير؟

Onun raporunun yirmi kopyasını çıkarır mısın?

عملت لمدة أربعاً و عشرين ساعة من دون أن أنام.

Hiç uyumadan tam 24 saat çalıştım.

للعالم انتشر قبل عشرين عاماً. ليس له اي علاجٍ او لقاح. فيروس

Yirmi yıl önce dünyaya sızan yeni bir katil yayıldı. Tedavisi ve aşısı yok.

عاشر ديما خمسة و عشرين رجلاً في ليلة واحدة و من ثم قام بقتلهم.

Dima bir gecede 25 adamla yattı ve sonra onları öldürdü.