Examples of using "عشت" in a sentence and their turkish translations:
Yaşasın!
Yaşasın!
On yıldır burada yaşıyorum.
60 yılın biraz üzerinde bir süredir burada yaşıyorum.
Bu çocukluğumu geçirdiğim köydür.
15 yıl boyunca bin kişilik bir kasabada yaşadım.
hikâyenizi taşıyan yeri kaybetmenin verdiği ızdırabı bilirsiniz.
100 yaşına kadar yaşarsam 2103'te de hayatta olacağım.
O zamana kadar, en iyi senaryoda, ömrümün yarısı bile geçmemiş olacak.