Translation of "طفولتي" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "طفولتي" in a sentence and their turkish translations:

بعض ذكريات طفولتي

sizinle paylaşayım.

أتذكر طفولتي بوضوح.

Çocukluğumu çok net hatırlıyorum.

ثم قال لي صديق طفولتي،

Sonra benim çocukluk arkadaşım bana dedi ki;

تقريباً كل أصدقاء طفولتي غادروا البلاد،

Çocukluk arkadaşlarımın neredeyse hepsi ülkeyi terk etti.

خلال طفولتي، شعرت بأنني أرجنتينية حقاً،

Çoucukluğum süresince gayet Arjantinli hissediyordum

ليتني أعود إلى طفولتي مرة أخرى.

Keşke tekrar çocukluğuma geri dönsem.

كلما سمعت هذه الاغنية أتذكر طفولتي

- Bu şarkıyı her duyduğumda, çocukluğumu düşünürüm.
- Ne zaman bu şarkıyı duysam, çocukluğumu hatırlarım.

هذه هي القرية التي عشت فيها طفولتي.

Bu çocukluğumu geçirdiğim köydür.

لم أولد هنا لكن امضيت معظم طفولتي هنا

Burada doğmadım ama bütün çocukluğumu burada geçirdim.

لم تكن طفولتي سهلة، لكنني أحببت كل دقيقة منها

Çok kolay bir çocukluk değildi evet, ama her dakikasını sevdim

انتقلنا من تلفاز الأربع قنواتٍ الذي أذكره في طفولتي

Çocukluğumdaki dört kanallı televizyondan

وأعتقد أنّي قرأتُ الكثيرَ من أعمالِ جولز فيرن في طفولتي،

ve sanırım gençken çok fazla Jules Verne okumuşum,

لذا قررت أني أريد أن أضع قوة طفولتي الخارقة في العمل

Böylece çocukluğumdaki süper gücümü kullanıma sokmaya karar verdim,

الآن لعبة لم يعرفها العديد من زملائي في طفولتي 3 أحجار

şimdi benim çocukluğumdaki akranlarımın bile birçoğunun bilmediği bir oyun 3 taş

‫أمضيت معظم طفولتي في برك الصخور‬ ‫والغوص في غابة عشب البحر الضحلة.‬

Çocukluğumun çoğunu kayalık havuzlarında geçirdim. Sığ yosun ormanlarına dalardım.

‫ذكريات طفولتي يطغو عليها تمامًا‬ ‫الشاطئ الصخري وغابة عشب البحر‬ ‫الواقعة بين المد والجزر.‬

Çocukluk anılarım, buranın kayalıklı kıyıları, gelgitleri ve yosun ormanlarıyla dolu.