Translation of "القرية" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "القرية" in a sentence and their turkish translations:

دجاج القرية فتى جميل

Bu köy tavuğu güzel oğlandır

يعيش أبويّ في القرية.

Ebeveynlerim kırsalda yaşıyorlar.

‫نحن قريبان للغاية من القرية.‬

Köye çok yaklaştık.

و أخيراً وصلنا إلى القرية.

Sonunda, köye vardık.

كان الجميع في القرية يعرف ليني.

Köydeki herkes Lenie'yi tanırdı.

يصف عدم وجود طبيب في القرية

köyde doktor eksikliğini anlatan

هذه هي القرية التي أخبرتك عنها.

Bu sana bahsettiğim şehir.

ليس كل من في القرية يحبنا.

Kasabadaki herkes bizi sevmiyor.

‫المرحلة الأخيرة، ‬ ‫نحتاج لتوصيلها لتلك القرية. هيا.‬

Şimdi son hamlemizi yapıp onları köye götürmeliyiz. Hadi.

كم يحتاج الناس في القرية إلى طبيب

köydeki insanların aslında doktora ne kadar muhtaç olduğu

هذه هي القرية التي عشت فيها طفولتي.

Bu çocukluğumu geçirdiğim köydür.

اندلع قتال عنيف في القرية من قبل فجر.

Şafaktan önce köyde şiddetli bir çarpışma yaşandı.

إن لم تسرع، فلن تصل أبدا إلى القرية.

Acele etmezsen, asla köye ulaşmazsın.

مع طرد العدو، وجه حنبعل ورجاله انتباههم نحو القرية

Düşmanın sürülmesiyle , Hannibal ve adamları dikkatlerini köye doğru çevirdiler.

أحمق المليونير وأنا نزلت من القرية إلى المدينة في فيلمه

salak milyoner ve köyden indim şehire filminde