Examples of using "ذكية" in a sentence and their turkish translations:
ama zehir gibi.
Akıllıca kararlar vermek ve kararlı olmak gerekir.
Bu iki grubu zekice birbirine bağlamak.
- O gerçekten zeki, değil mi?
- O sahiden zeki, değil mi?
- O gerçekten akıllı, değil mi?
- O sahiden akıllı, değil mi?
Ne zaman geçeceklerini çözecek kadar akıllılar.
O çok zeki.
Akıllı bir şehirde aşık olmak nasıl bir şey?
çok değişik bakış açılarından yararlandın.
Ya bu doğru ya da ben her zaman olduğum kadar akıllıyım
Bu akıllıca bir yöntem ve iyi bir karardı. Aferin size. Tamam.
Yetişkin bir kızım var, kendisi mutlu, zeki ve harika biri.
Kate bizim sınıfta herhangi bir diğer öğrenciden daha akıllı.