Translation of "المعلم" in Turkish

0.010 sec.

Examples of using "المعلم" in a sentence and their turkish translations:

عينيه المعلم في المدرسة الإعدادية

ortaokulda öğretmeninin gözünü morartıyor

لا أقول هذا بصفتي المعلم أحمد.

Ahmet hoca olarak söylemiyorum bunu.

ينشر الجميع هذه الجملة في عيد المعلم.

Öğretmenler Günü geliyor. Herkes paylaşır onu zaten.

ثم يقولون عني في الأخبار المعلم المضحي.

Sonra ana haberde fedakâr öğretmen diyorlar bana.

المعلم المقدس يجب أن يقوم بعمل إضافي

kutsal meslek yapan öğretmen ek iş yapmak zorunda

السيطرة بالفعل في يد المعلم بعد تلك الساعة

o saatten sonra kontrol öğretmenin elinde zaten

إذا كان لدينا بالفعل مثل هذا المعلم ، واو

eğer zaten böyle bir öğretmenimiz varsa vay halimize

المعلم الجيد يجب ان يكون صبورا مع طلابه.

İyi bir öğretmen öğrencilerine karşı sabırlı olmalıdır.

- وبخني ذلك المعلم كثيرًا.
- وبختني تلك المعلمة كثيرًا.

O öğretmen tarafından şiddetle azarlandım.

في فيلم المعلم ، يوجد معلم ليس لديه راتب كافٍ

öğretmen filminde ise maaşı yetmeyen bir öğretmen var

يمكن أيضًا مشاركة شيء ما على شاشة المعلم مع الطلاب

aynı zamanda öğretmen ekranındaki bir şeyi öğrencilerle paylaşabiliyor

توفي هذا المعلم العظيم عن عمر يناهز 67 عام 1519

Bu büyük usta 1519'da 67 yaşında gözlerini hayata yumdu artık

المعلم فقد وظيفته لأنه كان يوبخ الطلاب مرتكبي الأخطاء بقسوة.

Öğretmen işini kaybetti çünkü hata yapan öğrencileri acımasızca azarladı.

تم فتح البرنامج من قبل المعلم. كما لو كان في الصف الآن

programı öğretmen açtı. Sanki dersteymiş gibi artık