Translation of "الدرجة" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "الدرجة" in a sentence and their turkish translations:

كانت آمنة لهذه الدرجة.

Yani o derece güvenliymiş.

خارج صفوف الدرجة الخامسة

beşinci sınıfların dışında duruyorum,

يؤثر فعلًا علينا بهذه الدرجة.

bizi bu kadar nasıl etkileyebilir ki?

لماذا تهتم بالتاريخ لهذه الدرجة؟

- Tarihe neden bu kadar ilgi duyuyorsun?
- Tarihle niçin bu kadar ilgileniyorsun?
- Tarihle niye bu kadar ilgilisin?

ولكن لماذا تؤثر علينا بهذه الدرجة؟

Peki ya neden bizleri böyle etkiliyorlar?

ليخبرني أنني أعاني من سرطان من الدرجة الرابعة،

4. aşama kanser olduğumu

الجنوبية. وبالتالي ارتفاع منسوب البحار والمحيطات الى الدرجة

tüm ülkelerin kendileriyle boğulacağı noktaya yükselecek

وعندما تصل الأمور إلى هذه الدرجة من التنافس حول المستقبل،

Gelecekle ilgili şeyler bu kadar rekabete dayandığında ise

لديك ذكر يغني هنا في الأعلى عند الدرجة النغمية سي،

Erkek yukarıda fa'dan şarkı söylüyor

والمهارة في الدرجة الاولى. فاذا كنت تعتقد ان الامر يختصر على

bilgi ve beceri gerektirir. Konunun bazı mühendisler ve işçilerle

يكون كالذي مات من التوتر، يصل إلى هذه الدرجة ويعتلي المنصة،

heyecandan öldü ölecek, o seviyede geliyor kürsünün başına

- ليس الأمر صعباً إلى هذه الدرجة.
- ليس الأمر صعباً كعلم صناعة الصواريخ.

O, roket bilimi değil.

وهذه المدة أكثر مما تحكم عليه العديد من الولايات بسبب جرائم قبل الدرجة الثانية.

ki bu ceza, birçok eyalette ikinci derece cinayete verilen cezadan daha fazla.