Translation of "لهذه" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "لهذه" in a sentence and their turkish translations:

‫انظر لهذه المنطقة.‬

Şu bölgeye baksanıza.

نتيجة لهذه الحركات

bu hareketler sonucunda ise

حتى نصل لهذه النقطة،

Bu noktaya gelene kadar,

دعوني أشير لهذه الاستعارة:

Şu kavramsal metafordan tekrar bahsedeyim:

كانت آمنة لهذه الدرجة.

Yani o derece güvenliymiş.

رابط لهذه المكالمة أو

bu görüşmenin linkini veya

لهذه القارة القطبية الجنوبية

bu antartika için ise

لهذه القصّة نهاية حزينة.

Bu hikayenin mutsuz bir sonu var.

لهذه المسرحية ثلاثة فصول.

Bu oyunun üç perdesi vardır.

نحن بحاجة لهذه الأرض.

O araziye ihtiyacımız var.

انظروا لهذه المخلوقات المذهلة البديعة.

Bu harika, göz kamaştıran canlılara bir bakın.

لم يفعله ياهو لهذه الأمة

yok yahu bu millet için yaptı

ليس لهذه البناية مخرج للطوارئ.

O binanın ilk yardım çıkışı yok.

لم أنت متوتّر لهذه الدّرجة؟

Neden bu kadar sinirlisin?

لماذا تهتم بالتاريخ لهذه الدرجة؟

- Tarihe neden bu kadar ilgi duyuyorsun?
- Tarihle niçin bu kadar ilgileniyorsun?
- Tarihle niye bu kadar ilgilisin?

‫يمكن لهذه الشجرة أن تكون صالحة.‬

Bu ağaç oldukça iyi olabilir.

‫لدينا خياران‬ ‫لكيفية الإشارة لهذه المروحية.‬

Helikoptere işaret vermek için iki seçeneğimiz var.

كذلك، إن التجنب المقصود لهذه الحوارات

Aynı zamanda, bu konuşmaları kasıtlı göz ardı etme

هل هم على استعداد لهذه المرحلة؟

Peki buna hazırlar mı?

فلا يهم مدى معرفتك لهذه اللغة.

o dili ne kadar iyi anladığın

فما هي القيمة المتبقية لهذه الحياة؟

o hayatın değeri ne?

علاوة على ذلك ، لهذه الحالة هكتار

Bu dava için üstelik ha

لا مال ولا تدريب لهذه الوظيفة

Para yok bu iş için bir eğitimi de yok

بدأ العلماء بإيجاد إجابات لهذه الأسئلة.

Bilimciler bu soruların yanıtlarını bulmaya başladılar.

هل يُمكنني استعارة سيارتك لهذه الليلة؟

Arabanı bu akşam ödünç alabilir miyim?

أحتاج بصلة واحدة فقط لهذه الوصفة.

Bu tarif için sadece bir soğana ihtiyacım var.

لكن لم تتواجد الإبرة اللازمة لهذه العملية.

Fakat bunun için gereken iğne yoktu.

‫يمكن لهذه العقارب الصغيرة أن تكون قاتلة.‬

Bu akrepler ölümcül olabiliyor.

هو أنه كلما زاد تعرضهم لهذه المخاطر،

bu zararlı risklere kendilerini ne kadar maruz bırakırlarsa

‫يمكن لهذه الأفعى الرؤية...‬ ‫من دون عينيها.‬

Bu çıngıraklı yılan görebiliyor ama gözleriyle değil.

وأصبحت لهذه البيانات قيمة لاتصدق عند العلماء،

bu veri, bilim insanları için çok ama çok önemli oldu,

اليوم سنبحث عن إجابات لهذه الأسئلة تمامًا

bugün bu sorulara hep birlikte cevap arayacağız

لكن هذه ليست الميزة الوحيدة لهذه اللوحة.

Fakat bu tablonun tek özelliği bu da değil

‫أظن أنه محفز رائع لهذه الذكاء الشديد.‬

Bence bu durum, o devasa zekâ için oldukça uyarıcı.

وكما هو متوقع، إذا فعلت ذلك لهذه المدة،

Ve tahmin edersiniz ki, bunu bu kadar çok yaparsanız

كريس أندرسون: أريد نقد فلسفي ممكن لهذه الفكرة

CA: Yani, bu fikirle ilgili olası bir felsefi eleştiri de

لكن ماذا لو كنّا كلنا نتربص لهذه الأخطار؟

Peki ya daha çok insan bu tehlikeye dikkat etseydi?

ونحن غالباً لا نسنتمع بالانضمام لهذه اللعبة الاجتماعية

ve genelde sizin çok sevdiğiniz gibi görünen

مع بث مباشر لهذه التجربة على مواقعنا الإلكترونية.

deneyi de web sitemizden canlı yayınladık.

انظروا لهذه الكرات الرخامية التي ترتد على الحواجز،

Bariyerlerden zıplayan bu bilyelere bir bakın,

‫تحت ستار الليل،‬ ‫يمكن لهذه الحيوانات المحنّكة التكاثر.‬

Gecenin karanlığında... ...sokağa uyum sağlayanlar çoğalmayı sürdürür.

بالنسبة لي، هذه هي القوة الحقيقية لهذه التكنولوجيا.

Bence bu teknolojinin gerçek gücü işte bu.

فالهدف هو دفع نفسك لتصبح أقرب لهذه الجهة.

kendinizi mümkün olduğunca bu tarafa yakın tutmaya çalışmalısınız.

هل سبق و أن استمعت لهذه الأغنية بالفرنسية؟

O şarkının hiç Fransızca söylenildiğini duydun mu?

وكانوا يسجلون النشاط الدماغي في مراكز الذاكرة لهذه الجرذان.

Bu farelerin hafıza merkezlerine aktiviteyi kaydediyorlardı.

‫هذا هو الأساس، ‬ ‫إن تمكنت من الوصول لهذه القمة،‬

Önemli olan şey, şuraya ulaşabilmem.

‫لن تتخيلوا الأماكن ‬ ‫التي يمكن لهذه الشجيرة النمو فيها.‬

Bu çalının büyüyebileceği yerleri hayal dahi edemezsiniz.

والسبب أن النساء المسلمات الأتراك غير مناسبات لهذه الملابس.

Gerekçesi ise Türk müslüman kadınlarının bu kıyafetlere uygun olmadığı

وفقًا لهذه البيانات ، فإن نهاية العالم قريبة جدًا الآن.

bu verilere göre belkide kıyamet artık çok yakın

ولكن كيف لهذه الحشرة الصغيرة أن تكون بكل تلك الدقة؟

Ama böyle küçük bir böcek nasıl bu kadar kusursuz olabilir?

للعثور على إجابات لهذه الأسئلة ، نحتاج إلى فحص الصخور أولاً.

bu sorulara cevap bulabilmek için önce kayaçları incelemek gerekiyor

كان دوق بورغندي فيليب الجريء هو الممول الرئيسي لهذه الحملة

Burgundy Dükü Philip baş finansördü ve

فربما أنا أدين بالفضل لهذه التمارين في قيامي بهذا بالشكل.

belki de o alıştırmaları denilen şekilde yapmama borçluyum.

‫بسبب تناولي لهذه البيضة النيئة.‬ ‫كنت أعرف أنها ليست بفكرة طيبة.‬

O çiğ yumurtayı yediğim için. Bunun kötü bir fikir olduğunu biliyordum.

أوه نعم ، الناس، قد تكون المحادثات في الواقع المفتاح لهذه الترقية،

Evet dostlarım, bu konuşmalar işte o güncellemeyi başlatabilir

لم يكن لهذه الدائرة من الأصدقاء أي فائدة من ستيف جوبز

Steve Jobs'a bu arkadaş çevresinin hiçbir faydası olmadı

‫يمكن لهذه الأماكن أن تكون مخيفة بعض الشيء‬ ‫ولها مخاطرها بكل تأكيد،‬

Bu şeyler biraz ürkütücü olabilir ve kesinlikle tehlikeli

يرجى ملاحظة أيضًا أننا نحتاج إلى ضمان 1000 يورو للدفع لهذه الحالة.

Bu dava için 1000 avro teminata ihtiyacımız olduğunu lütfen unutmayın.

‫بينما تومض الفصائل الأخرى فقط،‬ ‫يمكن لهذه الفصيلة أن تضيء‬ ‫بشكل متواصل لدقيقة.‬

Diğer türler sadece yanıp söner. Bunlar ise bir dakikaya kadar hiç durmadan parlayabilirler.