Examples of using "السفينة" in a sentence and their turkish translations:
Gemiye bindik.
Tom gemide.
Gemiyle dönüyoruz.
gezegenimiz olan Uzay Gemisi-Dünya dahil.
Hangisi daha hızlı gider, bir gemi mi, yoksa bir tren mi?
Gemi yarın Honolulu'ya denize açılacak.
Gemi dalgaların elindeydi.
Horozu çok olan köyde sabah geç olur.
Bütün turistler gemiye bindiler mi?
Uzay aracı yakında aya ulaşacak.
eğer o gemi gözden kayboldu fakat bir teleskopla bakarsak biz gemiyi yine aynı şekilde görebiliyoruz
Apollo-11 isimli gemiyle Ay'a iniş yapıldı
örneğin; bir gemi suda ilerlerken gözden bir süre sonra kayboluyor
Gemi yarın 15:00'te Hong Kong'a yelken açacak.
o görüntüyü yaklaştırırsak aslında geminin yine 1 metre önümüzdeki görünen kısmı gibi yine tamamını görebiliriz diyor