Translation of "Sıklıkla" in Spanish

0.007 sec.

Examples of using "Sıklıkla" in a sentence and their spanish translations:

Sıklıkla çiğ balık yeriz.

Nosotros comemos pescado crudo con frecuencia.

Plaja ne sıklıkla gidersin?

¿Qué tan a menudo vas a la playa?

Sıklıkla burada kahvaltı ederim.

A menudo desayuno aquí.

Ne sıklıkla spor yaparsın?

¿Con qué frecuencia haces deporte?

Ne sıklıkla banyo yapıyorsun?

¿Con qué frecuencia te bañas?

Ne sıklıkla pratik yapıyorsun?

¿Con qué frecuencia practicas?

Sıklıkla güdülerin kombinasyonları tasvir edilmiş.

Muy seguidamente tenemos representaciones de diferentes motivos combinados

Ve sıklıkla toplumu korumak adına

y ocasionalmente, en defensa de sus comunidades,

Eğer bir yalanı yeterince sıklıkla

si una mentira es suficiente

Bilgisayar sıklıkla insan beyniyle karşılaştırılır.

A menudo se compara a la computadora con el cerebro humano.

O, sıklıkla manzara resmi yapar.

- El comúnmente pinta paisajes.
- Él pinta paisajes frecuentemente.

Çocuklar sıklıkla ıspanaktan nefret ederler.

Frecuentemente, los niños odian las espinacas.

Ölüm sıklıkla uyku ile karşılaştırılır.

La muerte se compara a menudo con el sueño.

- Ne sıklıkla diş hekimini görmen gerekir?
- Ne sıklıkla diş dokturuna görünmen gerek?

¿Con qué frecuencia vas al dentista?

Sıklıkla kullandığın bir stratejiye yakından bakalım.

que probablemente utilizan mucho.

Her yıl ne sıklıkla kayağa gidersin?

¿Cuántas veces al año vas a esquiar?

Biz okuldan sonra sıklıkla satranç oynarız.

- A menudo jugamos ajedrez después de clases.
- Solemos jugar al ajedrez después de clase.

Alışılmadık sıklıkla yemek yiyorsun, değil mi?

- Estás comiendo como nunca, ¿verdad?
- Qué bien estás comiendo, para variar.

Sıklıkla gidip, arkadaşlarınız veya mekânın demirbaşlarıyla takıldığınız

Piensen en lo que sentirían al ver que su sitio favorito del barrio,

Kyoto'da yaşadığım zamanlarda,müzeyi sıklıkla ziyaret ederim.

A menudo visitaba el museo cuando vivía en Kioto.

Başka hiçbir ülkede Japonya'daki kadar sıklıkla deprem olmaz.

En ningún otro país ocurren tan frecuentemente los terremotos como en Japón.

- Saçını ne sıklıkta yıkarsın?
- Ne sıklıkla saçını yıkarsın?

¿Con que frecuencia se lava usted el pelo?

Shakespeare'in eserleri sıklıkla ingiliz dilinin en büyükleri arasında düşünülür.

Las obras de Shakespeare a menudo son consideradas unas de las mejores en el idioma inglés.

- Depremler sık sık Japonya'yı vurur.
- Depremler sıklıkla Japonya'yı vurur.

Los terremotos son frecuentes en Japón.

- Yurtdışına ne kadar sıklıkla gidersiniz?
- Ne sıklıkta yurt dışına gidersin?

¿Con qué frecuencia vas al extranjero?

- O, kahvaltısını sık sık orada yer.
- Kahvaltısını sıklıkla orada eder.
- Kahvaltısını çoğu kez orada yapar.

Él desayuna allí a menudo.