Translation of "Oturup" in Spanish

0.007 sec.

Examples of using "Oturup" in a sentence and their spanish translations:

- Oturup dinlenmen gerekiyor.
- Oturup nefeslenmelisin.

Necesitas sentarte y descansar.

Düzgünce oturup durabiliyor.

puede sentarse quieta y levantarse.

Oturup sigara içti.

Ella se sentó y fumó.

Oturup sakince tartışalım.

Vamos a sentarnos y discutir con calma.

Tüm gece oturup konuştuk.

Nos quedamos toda la noche hablando.

Niçin oturup biraz dinlenmiyoruz?

¿Por qué no nos sentamos y descansamos un poco?

Niçin oturup ondan bahsetmiyoruz?

¿Por qué no nos sentamos y lo hablamos?

Oturup düşünmeye başladım"peki neden?"

Así que me senté y pensé: ¿por qué?

Raymond, oturup beklememeye karar verir.

Raimundo decide entonces no detenerse a esperar.

O, mutfakta oturup çay içiyor.

Ella está sentada en la cocina tomando té.

Masanın etrafına oturup iskambil oynadılar.

Estaban sentados alrededor de la mesa jugando a las cartas.

Lütfen bu sandalyeye oturup bekle.

Por favor, sentate en esta silla y esperá.

Oradaki masada oturup oturamayacağımızı merak ediyorum.

Me pregunto si nos podremos sentar en esa mesa.

Oturup dinlenebileceğim bir yer bulmak istiyorum.

Quiero encontrar un lugar en donde pueda sentarme y relajarme.

Sinirden gülmeye başladım, oturup öylece yere baktım,

Me senté ahí, mirando al suelo y riéndome de forma nerviosa.

Sonra ofiste oturup bunları kendimize sesli okurken

y nos sentamos en la oficina y los leímos en voz alta,

O, sık sık oraya oturup kitap okur.

Ella a menudo se sienta ahí a leer un libro.

Burada oturup seninle sohbet etmekten mutluluk duyuyorum.

Estoy contento de estar sentado aquí fuera charlando contigo.

Yabancı turistler otobüse oturup pencereden dışarı baktılar.

Los turistas extranjeros iban sentados en el bus y miraban por la ventana.

Ne orada öyle oturup duruyorsun? Şampanyaları döksene!

¿Qué haces ahí sentado? ¡Sirve la champaña!

Acı içinde oturup geçek bir insan olmanın mutluluğunu hissetmektir.

es la única manera de convertirse en un ser humano real.

Bütün gün oturup Tom'u beklemekten daha iyi yapacak şeylerim var.

Tengo mejores cosas que hacer que sentarme todo el día a esperar a Tom.

Burada oturup senin dedikodunu dinlemekten daha iyi yapacak işlerim var.

Tengo mejores cosas que hacer antes que estar acá sentada escuchando tus chismes.

Kralın yeğeni karısını gözyaşlarına boğduğunda Ney, " Siz İngiliz bahçelerinde oturup çayınızı yudumlarken

Cuando la sobrina del rey hizo llorar a su esposa, Ney se enfrentó a ella y le gritó: "Yo y