Translation of "Karşısına" in Spanish

Nehrin karşısına geçebiliyor.

cruza el río sobre un puente flotante,

Nehrin karşısına geçiyorum.

Estoy atravesando el río.

Sokağın karşısına geçti.

Cruzó la calle.

Onu hâkim karşısına çıkarırlar.

Entonces lo ponen ante el juez.

Tom nehrin karşısına geçiyor.

Tom está atravesando el río.

Tanıklar hakim karşısına çıktı.

Los testigos comparecieron ante el juez.

Tom, Mary'nin karşısına oturdu.

Tom se sentó frente a Mary.

Tom nehrin karşısına geçti.

Tom cruzó el río.

Insanoğlunun karşısına çıkabilecek en büyük fırsat.

podría ser la oportunidad más valiosa de la humanidad.

Bu nehrin karşısına geçemedim.O çok derin.

No puedo atravesar este río. Es demasiado profundo.

Tom ve Mary birbirlerinin karşısına oturmuştu.

Tom y María iban sentados el uno frente al otro.

Araba o binanın karşısına park edilmiş.

El auto está parado enfrente de aquel edificio.

- Caddenin karşısına geçti.
- Caddeden karşıya geçti.

Cruzó la calle.

Ve kamera karşısına geçip bunları size aktarıyorum

y cruzo la cámara y te los transfiero

O, onu yalnız bırakarak caddenin karşısına koştu.

Corrió al otro lado de la calle, dejándola sola.

Ben bir köpeğin nehrin karşısına yüzdüğünü gördüm.

Vi a un perro atravesar el río nadando.

Spor kıyafeti, buram buram ter, sıfır makyajla çıktım karşısına.

así que aparecí en ropa deportiva, sudorosa y sin maquillaje.

Placentia'ya hareket ediyor ve Po Nehri'nin karşısına kampını kuruyor.

Él marcha hacia Placentia y arma un campamento al otro lado del río River.

Daha sonra kamera karşısına geçip sizlere anlatıyorum bu durumu

Luego voy a la cámara y te cuento esta situación

Longus ivedilikle 1000 Velite'sini yağmacılara saldırmak üzere nehrin karşısına gönderiyor.

Longus rápidamente envía a 1000 velites al otro lado del río para atacar a los saqueadores.

Bir ay sonra Lodi Savaşı'nda Albay Lannes nehrin karşısına geçti

Un mes después, en la batalla de Lodi, el coronel Lannes fue el primero en cruzar el río,