Translation of "Görevi" in Spanish

0.005 sec.

Examples of using "Görevi" in a sentence and their spanish translations:

Empati ile dinleme görevi.

y de mejorar nuestro país.

Görevi bitirmek size kalmış.

Depende de ti terminar el trabajo.

Ve takımın görevi üniversite hastanelerinde

y el trabajo de ese equipo era encontrar, determinar,

Işte yarasanın görevi de bu

esta es la tarea del murciélago

İlk görevi Saragossa Kuşatması'nı desteklemekti.

Su primer papel fue el de apoyar el asedio de Zaragoza.

Onun görevi bütün mektupları yazmaktı.

Su trabajo fue escribir todas las cartas.

Askerlerin görevi köprüyü yok etmekti.

La misión de los soldados era destruir el puente.

Şimdi görevi iptal etmek istemiyorum.

Ahora no quiero interrumpir la misión.

Bilgisayarlı bir karar verme görevi sundum.

como el exceso de alcohol, el consumo de drogas y las apuestas.

Muazzam bir görevi ona emanet etti .

organizar la Grande Armée para la invasión de Rusia.

Görevi yapabildiğiniz kadar iyi yerine getirin.

Realiza la tarea lo mejor que puedas.

Tom'un yapacak önemli bir görevi var.

Tomás tiene una importante misión que cumplir.

Bu görevi başka bir kişiye vermelisin.

Deberías dar esta tarea a otra persona.

Rahibenin görevi, çiçekleri ve karnabaharları sulamaktır.

El deber de la monja es regar las flores y las coliflores.

Kendine güvenme ve bir görevi başarma konusundaki

como la habilidad o la creencia

Tabi dünyada her canlının bir görevi var

por supuesto, cada ser vivo tiene un deber en el mundo

Ben böyle bir görevi başarmanın gururunu duyuyorum.

Me siento orgulloso de haber logrado una tarea así.

O, o görevi tekrar yapmak zorunda kalacak.

Tendrá que volver a hacer esa tarea.

Görevi tamamlamak için daha fazla zamana ihtiyacı vardı.

Necesitó más tiempo para completar la tarea.

Götüren bir uçağın enkazını bulduğum bir görevi yeni tamamladım.

y recuperar ampollas con antídotos que eran transportados a un hospital cercano.

Ve su yosunları için hidroponik bir bahçe görevi görüyor,

y actúan como pequeños jardines hidropónicos para algas,

Görevi, gelecekteki iniş yerleri için Ay'ın yüzeyini incelemek olacaktır.

Su trabajo consistiría en estudiar la superficie de la Luna en busca de futuros lugares de aterrizaje.

Ancak Merkatör projeksiyonunun asıl amacı navigasyon görevi görmektir; Okyanusda

Pero el verdadero propósito de la proyección de Mercator era la navegación, pues preserva la dirección,

Geminin görevi daha önce insanın gitmediği yerlere cesurca gitmek.

La misión de la nave es ir audázmente, a donde ningún hombre ha estado antes.

Kırkayağın avcı olarak temel görevi böcek popülasyonlarını kontrol altında tutmaktır.

El papel principal del ciempiés como depredador es mantener a raya la población de insectos.

Ve tüm bu odunlar... ...kuru ve böylece çıra görevi görecekler.

Y toda esta madera está seca y hará un gran fuego.

Bir astronotu Ay'a indirmenin inanılmaz görevi Apollo Programı olarak bilinecekti.

La increíble tarea de aterrizar un astronauta en la Luna se conocería como el Programa Apolo.

NASA, ay görevi için bir uzay aracı tasarlamaya başlamadan önce,

Antes de que la NASA pudiera comenzar a diseñar una nave espacial para su misión lunar, se enfrentó a algunas

Yıkıcı güçlerine rağmen bu asabi küçük yırtıcının önemli bir görevi de var.

Con todos sus poderes destructivos, este depredador espinoso tiene un importante propósito.

- Başbakan dün istifa etti.
- Başbakan dün istifasını verdi.
- Başbakan dün görevi bıraktı.

El primer ministro dimitió ayer.

Çevirmenin görevi yabancı bir ülkeden bir yazarı tanıtmak değil de kendi dilinde onun için bir anıt inşa etmektir.

El deber del traductor no es presentar a un escritor de un país extranjero, sino edificarle un monumento para él en su propio idioma.