Translation of "Arazi" in Spanish

0.042 sec.

Examples of using "Arazi" in a sentence and their spanish translations:

Uzakta arazi gördüm.

Vi tierra a la distancia.

Bizim arazi devralınıyor.

Se están apoderando de nuestra tierra.

Bu arazi kimin?

¿A quién pertenece esta tierra?

Arazi bir köy oldu.

El terreno se volvió una villa.

Arazi bir gecekondu oldu.

El terreno se volvió una villa.

Arazi 8 parçaya bölündü.

El terreno se dividió en ocho parcelas.

Onlar birçok arazi sahibiler.

Ellos poseen muchas tierras.

Bu arazi benim mülkiyetimdir.

Esta tierra es mi propiedad.

Bu arazi Tom'a aittir.

Esta tierra la pertenece a Tom.

Bu çok ciddi bir arazi!

¡Esto es cosa seria!

Çok kafa karıştırıcı bir arazi.

Es un terreno muy confuso.

Dük bir sürü arazi tutuyor.

- El duque tiene muchas tierras.
- El duque posee muchas tierras.

İnsanlar arazi sahibi olmak istiyor.

La gente quiere poseer tierras.

Bu arazi kraliyet ailesi'ne aittir.

Esta tierra le pertenece a la familia real.

Dedesinden birkaç hektar arazi miras aldı.

Él heredó algunas hectáreas de tierra del abuelo.

Bununla birlikte arazi, ordunun en büyük düşmanı.

El terreno, sin embargo, es el enemigo más grande del ejército.

Burası gibi zorlu ortamlarda arazi çok zalim olabilir.

En ambientes hostiles como este, el terreno puede ser implacable.

Bakın, bir arazi motosiklet getirdiler. Bu eğlenceli bir macera olacak.

Miren, una moto de cross. Esto va a ser divertido.

arazi en az 5-10 yıl süre ile imara açılmıyor.

el terreno no pudo ser reurbanizado por un período de entre 5 y 10 años.

Arazi boyunca, Longus'un birliklerinin pozisyon alması bir kaç saat alıyor.

A través del campo, al ejército de Longus le toma varias horas el desplegarse.

Tehlikeli arazi daha çok asker ve hayvana mezar yeri olmuştu.

El traicionero terreno cobra las vidas de muchas más tropas y animales.

Tom Mary'nin yaşadığı yerden uzakta olmayan bir parça arazi aldı.

Tom compró un terreno cerca de donde vive Mary.

Sonsuz yoğun bataklık arazi neredeyse dinlenmek için hiç kuru alan barındırmıyor.

El denso pantano sin fin casi no ofrece áreas secas para descansar.

Sütunları 2 km kadar uzanıyor. hiçbir doğal arazi özelliği ile korunmaz.

Su columna tiene unos 2 km de largo, y no está protegida por ninguna característica natural del terreno.

...ve onun planı arazi yapısını bildiği yol olan geldiği yoldan geri dönmekti.

y su plan era volver por donde vino, donde ya conocía la disposición de la tierra.

Düz arazi, herhangi bir engelden yoksun olan zemin savaş tekniklerine oldukça uygun gözüküyor.

El terreno plano, libre de cualquier obstáculo parece un campo de batalla ideal para su éstilo de guerra.

Ve düşman, arazi, yollar ve operasyonları etkileyebilecek diğer her şey hakkında raporları harmanlamak.

y recopilar informes sobre el enemigo, el terreno, las carreteras y cualquier otra cosa que pueda afectar las operaciones.