Translation of "Sabırsızlanıyor" in Portuguese

0.003 sec.

Examples of using "Sabırsızlanıyor" in a sentence and their portuguese translations:

Tom sabırsızlanıyor.

Tom está ficando impaciente.

Tom evlenmek için sabırsızlanıyor.

- O Tom não vê a hora de se casar.
- Tom está ansioso para se casar.

Kızım Noel için sabırsızlanıyor.

A minha filha está ansiosa para o Natal.

Tom, Boston'a gitmek için sabırsızlanıyor.

- Tom está ansioso para ir à Boston.
- Tom não vê a hora de ir para Boston.

O sizi görmeyi dört gözle bekliyor. O sadece sabırsızlanıyor.

Ela está tão ansiosa para vê-lo. Mal pode esperar.