Translation of "Kutsal" in Portuguese

0.004 sec.

Examples of using "Kutsal" in a sentence and their portuguese translations:

Buralarda maymunlar kutsal sayılıyor.

Aqui, os macacos são sagrados.

Hindistan'da inekler kutsal hayvanlardır.

- Na Índia, as vacas são animais sagrados.
- Na Índia, a vaca é animal sagrado.

Kudüs, Yahudilerin kutsal kentidir.

Jerusalém é a cidade santa dos judeus.

Bu hayvan kutsal mı?

Este animal é sagrado?

Hiçbir şey kutsal değil.

Nada é sagrado.

Sadece bölgeyi kutsal kabul ediyorlar

eles só aceitam a região como sagrada

Eski Mısır'da kediler kutsal hayvandı.

Os gatos eram animais sagrados no antigo Egito.

İnekler Hindular için kutsal hayvanlardır.

As vacas são, para os hindus, animais sagrados.

Rahipleri katlettikleri, hazineleri ve kutsal emanetleri çaldıkları Kutsal Ada olarak bilinen Lindisfarne'a

Eles pousam em Lindisfarne, conhecida como Ilha Sagrada, onde massacram monges, roubam tesouros

Kutsal Smolensk şehri neredeyse yerlebir edilmiş.

A cidade sagrada de Smolensk foi virtualmente destruída.

"Eski Ahit" Kutsal Kitabın ilk parçasıdır.

"O Antigo Testamento" é a primeira parte da Bíblia.

Müslümanların kutsal kitabı Kur'an-ı Kerim'dir.

O livro sagrado dos muçulmanos é o Corão.

Bugün bizim için kutsal bir gündür.

Santo é para nós o dia de hoje.

İnekler Hindistan'da kutsal hayvanlar olarak düşünülür.

As vacas são consideradas animais sagrados na Índia.

"Yeni Antlaşma" Kutsal Kitabın ikinci parçasıdır.

"O Novo Testamento" é a segunda parte da Bíblia.

Yani kutsal bilgelik kilisesi olarak inşa edilmiş

isto é, construído como uma igreja da sabedoria sagrada

Müslümanların kutsal kitabı Kur'an'ın dedikleri doğru mu?

É correto dizer que o Corão é a bíblia dos muçulmanos?

'aya' kelimesi kutsal 'sofya' kelimesi bilgelik anlamına geliyor

A palavra 'aya' significa a palavra sagrada 'sofia' significa sabedoria

öğretmenliğin kutsal bir meslek olduğunu gösterdiler bu filmde

eles mostraram que o ensino é uma profissão sagrada neste filme

kutsal meslek yapan öğretmen ek iş yapmak zorunda

professor sagrado tem que fazer um trabalho adicional

Tom tüm Kutsal Kitabı başından sonuna kadar okudu.

Tom leu a Bíblia inteira, do princípio ao fim.

Tek kutsal, katolik ve apostolik kiliseye inanıyor musunuz?

Você acredita na santa, católica e apostólica igreja?

Mitolojiye göre Prometheus tanrılardan gelen kutsal ateşi çaldı.

Segundo a mitologia, Prometeu roubou dos deuses o fogo sagrado.

Urfa bölgesinde yaşayan insanlar o bölgeyi kutsal kabul ediyorlar

As pessoas que vivem na região de Urfa consideram isso sagrado.

Orta çağlarda, Kutsal Yazılara karşı çıkan herhangi biri öldürüldü.

Na Idade Média, eram mortos todos aqueles que iam contra as Sagradas Escrituras.

Tom, Tatoeba'nın en kutsal "simgelerinden" biridir. Bu nedenle, o dokunulmazdır.

Tom é um dos "ícones" sagrados de Tatoeba. Portanto, é intocável.

Kutsal şeylere karşı şaka bile olsa bu kadar saygısızca konuşma.

Não fale com tal desprezo contra coisas santas, nem mesmo se por brincadeira.

Museviler, Hristiyanlar ve Müslümanlar Kudüs'ün kutsal bir şehir olduğu konusunda hemfikir.

Judeus, cristãos e muçulmanos concordam que Jerusalém é a cidade santa.

İnsanların, Kutsal Savaş'ın iyi bir amaç uğruna olduğunu nasıl söyleyebildiğine anlam veremiyorum.

Não consigo entender como todos diziam que a Guerra Santa ocorreu por uma boa causa.

Bunun yanı sıra Bizans için çok önemli kutsal emanetlere de ev sahipliği yaptı

Além disso, hospedava relíquias sagradas muito importantes para Bizâncio.

İsa ile birlikte oluşturdukları şekil ise V şeklini yani kutsal kaseyi sembolize ediyor olabilir

A forma que eles criaram com Jesus pode simbolizar a forma em V, o Santo Graal.