Translation of "Kardeşi" in Portuguese

0.011 sec.

Examples of using "Kardeşi" in a sentence and their portuguese translations:

Kardeşi gibi değil.

Ele não é como o irmão.

Hangi kardeşi gördün?

- Que irmão você viu?
- Que irmão vocês viram?

Tom'un bir erkek kardeşi ve bir kız kardeşi var. Erkek kardeşi Boston'da yaşıyor, kız kardeşi ise Chicago'da yaşıyor.

Tom tem um irmão e uma irmã. Seu irmão mora em Boston e sua irmã mora em Chicago.

- Seiko'nun hiç kız kardeşi yok.
- Seiko'nun kız kardeşi yok.

Seiko não tem irmãs.

Onun hiç kardeşi yok.

Ela não tem nenhum irmão.

Tom'un 12 kardeşi var.

Tom tem doze irmãos.

Kardeşi ondan daha sabırlıdır.

Seu irmão é mais paciente que ele.

Üç erkek kardeşi vardır.

Ele tem três irmãos.

Tom onun erkek kardeşi.

O Tom é irmão dela.

Onun erkek kardeşi yoktu.

Ela não tinha irmão.

Annemin kız kardeşi halamdır.

- A irmã da minha mãe é a minha tia.
- A irmã de minha mãe é minha tia.

Mary Tom'un üvey kardeşi.

Maria é meia-irmã de Tom.

Tom'un kız kardeşi değilim.

Eu não sou irmã de Tom.

Tom'un erkek kardeşi olmalısın.

Você deve ser o irmão do Tom.

Kız kardeşi kaç yaşında?

Quantos anos tem a irmã dele?

Mary Tom'un kız kardeşi.

Maria é irmã de Tom.

Bu, Tom'un kız kardeşi.

Esta é a irmã de Tom.

- Onun kız kardeşi İskoçya'da yaşar.
- Onun kız kardeşi İskoçya'da yaşıyor.

A irmã dela mora na Escócia.

- Onun kız kardeşi genç görünüyor.
- Onun kız kardeşi gence benziyor.

A irmã dela parece jovem.

- Onun üç tane erkek kardeşi var.
- Üç erkek kardeşi vardır.

Ele tem três irmãos.

- O, onu kız kardeşi için yaptı.
- Onu kız kardeşi için yaptı.

- Ele o fez para a irmã dele.
- Ele o fez pela irmã dele.

O, kız kardeşi kadar hoştur.

Ela é tão bonita quanto sua irmã.

Erkek kardeşi Kensaku şimdi Brezilya'dadır.

Seu irmão Kensaku está agora no Brasil.

O erkek kardeşi ile boğuştu.

- Ele lutou com seu irmão.
- Ele lutou com o irmão.

Onun erkek kardeşi çok çalışır.

O irmão dele é muito estudioso.

Onun iki kız kardeşi var.

Ela tem duas irmãs.

Dolores'in dört kız kardeşi var.

Dolores tem quatro irmãs.

Annemin dört erkek kardeşi var.

Minha mãe tem quatro irmãos.

Babamın erkek kardeşi benim amcamdır.

O irmão de meu pai é meu tio.

Kendi erkek kardeşi tarafından öldürüldü.

Ele foi morto pelo próprio irmão.

Tom'un erkek kardeşi ile arkadaşım.

Eu sou amigo do irmão de Tom.

Onun kız kardeşi çok güzel.

A irmã dele é muito bonita.

Shinko'nun erkek kardeşi sekiz yaşındadır.

O irmão de Shinko tem oito anos.

Tom'un üç kız kardeşi var.

O Tom tem três irmãs.

Erkek kardeşi kadar hızlı yüzebilir.

- Ele sabe nadar tão rápido como o irmão.
- Ele sabe nadar tão rápido quanto o irmão.

Tom Mary'nin ikiz erkek kardeşi.

O Tom é irmão gêmeo da Mary.

Tom'un kaç kız kardeşi var?

Quantas irmãs o Tom tem?

Babam beş tane kardeşi vardır.

Meu pai tem cinco irmãos.

O erkek kardeşi gibi görünüyor.

Ele se parece com o irmão.

Tom'un hiç kız kardeşi yok.

Tom não tem irmãs.

Tom'un bir kız kardeşi var.

Tom tem uma irmã.

Onun kız kardeşi genç görünüyor.

- Sua irmã parece jovem.
- A irmã dele parece jovem.

Sen Tom'un kız kardeşi olmalısın.

Você deve ser a irmã do Tom.

Onun hiç erkek kardeşi yok.

Ela não tem irmãos.

Gerçekten Tom'un erkek kardeşi misin?

Você realmente é irmão de Tom?

Tom'un üç küçük kardeşi var.

Tom tem três irmãos mais novos.

Ann'in hiç kız kardeşi yok.

A Ana não tem irmãs.

O Tom'un erkek kardeşi olmalı.

Deve ser o irmão de Tom.

Lucia'nın bir erkek kardeşi yok.

Lúcia não tem irmão.

Annemin iki erkek kardeşi var.

Minha mãe tem dois irmãos.

Tom'un üç erkek kardeşi var.

Tom tem três irmãos.

Tom'un hiç erkek kardeşi yok.

Tom não tem irmãos.

Onların kaç kız kardeşi var?

Quantas irmãs eles têm?

Tom Mary'nin küçük erkek kardeşi.

Tom é o irmão mais novo de Mary.

Tom'un üç büyük kardeşi var.

Tom tem três irmãos mais velhos.

Tom, John'un erkek kardeşi olmalı.

Tom deve ser irmão de John.

Tom'un hiç kardeşi var mı?

Tom tem irmãos e irmãs?

Onu kız kardeşi için yaptı.

Ele fez isso por sua irmã.

Onun kız kardeşi için kanını verdi.

Ele deu seu sangue para ajudar a irmã.

Erkek kardeşi bir ticaret şirketinde çalışır.

O irmão dele trabalha para uma empresa mercantil.

O, erkek kardeşi ile gurur duyuyordu.

Ele ficou orgulhoso do irmão.

Onun Tokyo'da bir erkek kardeşi var.

Ela tem um irmão em Tóquio.

O, onun kız kardeşi ile evlendi.

Ele era casado com a irmã dela.

Tom erkek kardeşi ile kavga etti.

Tom entrou numa briga com o irmão.

O kendi kız kardeşi tarafından öldürüldü.

Ela foi morta pela própria irmã.

Tom'un bir kız kardeşi olduğunu bilmiyordum.

Eu não sabia que Tom tinha uma irmã.

Tom'un Boston'da bir erkek kardeşi var.

Tom tem um irmão em Boston.

Tom erkek kardeşi kadar uzun değil.

Tom não é tão alto quanto seu irmão.

Tom sık sık kardeşi ile karıştırılıyor.

Tom é frequentemente confundido com seu irmão.

Mary kız kardeşi kadar güzel değil.

Mary não é tão bonita quanto sua irmã.

Tom'un hiç erkek kardeşi var mı?

- Tom tem irmãos?
- Tom tem algum irmão?

O bilmeden kız kardeşi ile uyudu.

Ele, sem saber, dormiu com a irmã.

Büyükannemin bir ikiz erkek kardeşi vardır.

O meu avô tem um irmão gêmeo.

Onun üç tane erkek kardeşi var.

Ela tem três irmãos.

Onun kız kardeşi, gerçek bir güzelliktir.

A irmã dele é realmente linda.

Tom'un bir erkek kardeşi olduğunu bilmiyordum.

Eu não sabia que Tom tinha irmão.

O beni erkek kardeşi ile tanıştırdı.

- Ela me apresentou ao seu irmão.
- Ela me apresentou ao irmão dela.

Ben onu onun erkek kardeşi sandım.

Eu o confundi com o irmão dele.

Tom ikiz bir erkek kardeşi vardır.

Tom tem um irmão gêmeo.

Tom'un üç tane kız kardeşi vardı.

Tom tinha três irmãs.

Tom erkek kardeşi kadar yakışıklı değildir.

Tom não é tão bonito quanto seu irmão.

Thomas'ın üvey bir kız kardeşi vardır.

Thomas tem uma meia-irmã.

Tom, Mary'nin erkek kardeşi olduğumu bilmiyor.

Tom não sabe que sou irmão de Mary.

Tom'un kız kardeşi ile tanışmanı istiyorum.

- Eu gostaria de conhecer a irmã do Tom.
- Gostaria de conhecer a irmã do Tom.

Tom'un erkek kardeşi ona çok benziyor.

- O irmão do Tom se parece muito com ele.
- O irmão de Tom se parece muito com ele.

Tom'un üç küçük kız kardeşi var.

Tom tem três irmãs mais novas.

Erkek kardeşi kadar hızlı yüzmeyi bilir.

Ele sabe nadar tão rápido quanto o irmão.

Tom'un bir küçük erkek kardeşi var.

Tom tem um irmão mais novo.

Mary kız kardeşi kadar aktif değil.

- Mary não é tão ativa quanto a sua irmã.
- Mary não é tão ativa quanto a irmã dela.